11. Ceza Dairesi Esas No: 2020/1190 Karar No: 2020/3037 Karar Tarihi: 15.06.2020
Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2020/1190 Esas 2020/3037 Karar Sayılı İlamı
11. Ceza Dairesi 2020/1190 E. , 2020/3037 K.
"İçtihat Metni"
Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 19.03.2020 tarih ve 2019/21580 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 26.03.2020 tarih ve KYB-2020/39108 sayılı ihbarname ile; Resmi belgede sahtecilik suçundan sanık ... Alabdalrahiem hakkında yapılan yargılamada, kovuşturma şartı gerçekleşmediğinden bahisle adı geçen sanık hakkındaki yargılamanın durmasına dair İstanbul Anadolu 55. Asliye Ceza Mahkemesinin 13/09/2018 tarihli ve 2018/126 esas, 2018/674 sayılı kararının "İstanbul Anadolu Cumhuriyet başsavcılığınca şüpheli Adham Alabdalrahiem hakkında düzenlenen 01/02/2018 tarihli ve 2017/221776 esas, 2018/19896 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın Cumhuriyet savcısı tarafından elektronik imzayla 01/02/2018 tarihinde imzalanması sonrasında, 02/02/2018 tarihinde, Cumhuriyet başsavcı vekili tarafından, şüphelinin sahtecilik suçunu işlediği belirtilerek dosyanın iade edilmesi üzerine ilgili savcı tarafından dosyanın yeniden ele alındığı ve bu kez yapılan araştırma sonucunda toplanan deliller doğrultusunda Adham Alabdalrahiem hakkında resmî belgede sahtecilik suçundan kamu davası açılmasına rağmen, İstanbul Anadolu 55. Asliye Ceza Mahkemesince, daha önce aynı konuya ilişkin olarak verilen ve Cumhuriyet savcısı tarafından imzalandığı anda hukuken geçerli bir ceza muhakemesi işlemi haline gelen 01/02/2018 tarihli kovuşturmaya yer olmadığına dair karardan sonra, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 172/2. maddesi gereğince, yeni delil elde edilmedikçe ve sulh ceza hâkimliğince karar alınmadıkça aynı soruşturma konusu olay ile ilgili iddianame düzenlenmesinin hukuken mümkün bulunmadığı ve düzenlenen iddianame ile ilgili yargılama yapma imkânının bulunmadığı, bu nedenle bu aşamada kovuşturma şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 223/8. maddesi uyarınca yargılamanın durmasına karar verilmiş ise de; benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 15. Ceza Dairesinin 15/10/2018 tarihli ve 2018/3667 esas, 2018/6665 karar sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararlar, adlî idârî nitelikte olup, taraflara tebliğ edilip kesinleştirilmeleri yapılmadıkça geri alınmaları mümkün olduğundan ve Cumhuriyet başsavcısının da söz konusu kararlarda değişiklik yapılmasını isteme hakkı bulunduğundan yapmış olduğu iade işleminin usul ve yasaya uygun olduğu, kaldı ki, belirtilen kararın Cumhuriyet başsavcısı tarafından 02/02/2018 günü iade edilmesi sonrasında taraflara tebliğ edilmemesi nedeniyle henüz kesinleşmediği ve kesin hükmün niteliğine benzer sonuçları da doğurmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde davanın durmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden” bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca, bozulması istenilmiş olmakla, Dosya incelendi, gereği görüşüldü: İncelenen dosya içeriğine göre; kanun yararına bozma istemine atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, İstanbul (Anadolu) 55. Asliye Ceza Mahkemesi‘nin 13.09.2018 tarihli 2018/126 Esas ve 2018/674 Karar sayılı kararının CMK"nin 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 15.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.