3. Hukuk Dairesi 2016/9826 E. , 2017/17237 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı ile birlikte ... ili, ... ilçesi, ... Köyü, 309 ada, 13 parsel sayılı taşınmaz ve taşınmazın bitişiğinde bulunan esasında tek parsel iken ayrı ayrı parsellere ayrılmış olan 12 ve 14 parsel olan taşınmazlarda müşterek malik olduklarını, bu taşınmazların bulunduğu yerden ana yola çıkmak için yol bulunmaması nedeniyle ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılan geçit hakkı tesisi davası sonucunda komşu 309 ada, 6 nolu parselden tesis edilen geçit hakkı için tespit edilen 20.265 TL bedeli ve dava ve vekalet ücretini 6 nolu parsel malikine ödediğini, geçit hakkı tesisinin kendisi lehine değil, taşınmaz lehine kurulduğunu ve 13 parsel nolu taşınmazın değer kazandığını, dolayısıyla 13 parsel nolu taşınmaz maliklerinin hisseleri oranında bu masrafa ortak olmaları gerektiğini beyan ederek davalının payına düşen 10.023 TL"nin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı; sebepsiz zenginleşmenin 12 ve 14 parsel nolu taşınmazlar yönüyle de meydana geldiğini, diğer iki parselin de hesaba katılması durumunda hissesine daha az masraf tekabül edeceğini, yapılacak hesaplama neticesinde hissesine düşen bedelin 6.138 TL olduğunu, mahkemece bu durumun dikkate ve değerlendirmeye alınmasını dilemiştir.
Mahkemece; davacının davalı ile birlikte maliki bulunduğu ... ili, ... ilçesi, ... Köyü, 309 ada, 13 parsel sayılı taşınmazda geçit hakkı tesisi için ... 9. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde 2013/24 E.-2014/323 K.sayılı dava dosyası ile açılan dava sonucunda komşu parsel olan 309 ada, 6 parsel malikine ödenen 20.265 TL bedelden ve yargılama harç ve masraflardan geçit hakkı tesis edilen taşınmazın hissedarlardan davalının da hissesi oranında sorumlu olduğu gerekçeyle davanın kabulü ile 10.023 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-) 6100 sayılı HMK"nın "Tahkikatın sona ermesi" başlıklı 184. maddesi "(1) Hâkim, tarafların iddia ve savunmalarıyla toplanan delilleri inceledikten sonra, duruşmada hazır bulunan taraflara tahkikatın tümü hakkında açıklama yapabilmeleri için söz verir. (2) Mahkeme tarafların tahkikatın tümü hakkındaki açıklamalarından sonra, tahkikatı gerektiren bir husus kalmadığını görürse, tahkikatın bittiğini taraflara tefhim eder." hükmünü; "Sözlü yargılama" başlıklı 186. maddesi ise "(1) mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatle mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. (2) Sözlü yargılamada mahkeme, taraflara son sözlerini sorar ve hükmünü verir." hükmünü amirdir
Somut olayda, davalı vekilinin katılmadığı 22.10.2015 tarihli duruşmada, araştırılması gerekli başkaca husus kalmadığı anlaşıldığından yargılamaya son verilmiş, aynı celsede yargılamanın bittiği bildirilmiş ve dava sonuçlandırılmıştır.
Mahkemece, 186/1. maddesi uyarınca sözlü yargılama için gün tayin edilmemiştir. Tahkikat aşaması sona erdiğine göre tarafların 6100 sayılı HMK"nın 186. maddesi uyarınca sözlü yargılama duruşmasına davet edilmesi zorunludur. 6100 sayılı HMK"nın 186/1. maddesine göre; mahkeme, tahkikatın bitiminden sonra, sözlü yargılama ve hüküm için tayin olacak gün ve saatte mahkemede hazır bulunmalarını sağlamak amacıyla iki tarafı davet eder. Taraflara çıkartılacak olan davetiyede, belirlenen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıkları takdirde yokluklarında hüküm verileceği hususu bildirilir. Bu yasal zorunluluğun gereği yapılıp mazereti kabul edilen davalının sözlü yargılama duruşmasına katılması imkânı sağlanmadan davanın esası hakkında hüküm kurulması Anayasa"nın 36. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olan hukuki dinlenilme hakkına aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
2-) Bozma nedenine göre, sair hususların bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın 6100 sayılı ...ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle sair hususların incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.