12. Hukuk Dairesi 2016/3685 E. , 2016/6142 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekili, mahkemece incelenip yerinde bulunmayan fesih nedenleri yanında; icra müdürlüğünce yapılan kıymet takdiri raporunda taşınmazın metrekare değerinin 4.639,00 TL iken, kıymet takdirine itiraza ilişkin besni icra mahkemesinin 2013/156 Esas dosyasında metrekare değerinin 5.792,00 TL olarak belirlenmesine rağmen icra müdürlüğünce belirlenen değer üzerinden satışa çıkarıldığını ve bu değerin yarı fiyatından ihale yapıldığını, taşınmazın günün değerinde olmadığının kıymet takdirine itiraz dosyasından açıkça anlaşıldığını, kıymet takdirine itiraz davasının müvekkilinin ikinci keşif masrafını yatırmaması nedeni ile reddedildiğini ve davanın usulden reddedilmesi nedeni ile taşınmazın kıymet takdirine itiraz dosyasında belirlenen (5.792,00 TL) değer üzerinden yapılması gerektiğini de ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesi istemi ile icra mahkemesine başvurduğu; mahkemece, kıymet takdiri raporları ile satış ilanının ...."a usulsüz tebliğ edildiği, ..."a ise hiç tebliğ edilmediği gerekçesi ile ihalenin feshine karar verildiği anlaşılmaktadır.
Satış ilanı ve kıymet takdiri raporu tebligatlarının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine tebligat yapılmayan ilgilisine aittir. İhalenin feshini isteyen şikayetçi, kendisi dışındaki diğer ilgililere satış ilanının ve kıymet takdiri raporunun tebliğ edilmediği hususunu ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremeyeceği gibi, mahkemece şikayetçiden başka ilgililere yapılan tebligatların usulsüz olduğu veya hiç yapılmamış olduğu gerekçe yapılarak ihalenin feshine karar verilemez.
Öte yandan, kıymet takdirine itiraz üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde, icra mahkemesi kararının, ihalenin feshinin istenmesi sırasında incelenmesi mümkündür. Ancak, kıymet takdirine süresinde itiraz etmeyerek yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, kıymet takdirine ilişkin hususları ihalenin feshi sebebi olarak ileri süremezler.
Somut olayda, icra müdürlüğünce 24.06.2013 tarihinde yapılan kıymet takdiri ile taşınmaz değerinin 167.610,00 TL olarak belirlendiği, kıymet takdiri raporunun borçluya bizzat 26.11.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun İİK"nun 128/a maddesinin ilk fıkrasında öngörülen yedi günlük sürede 28.11.2013 tarihinde icra mahkemesine başvurarak değerinin
düşük tespit edildiğinden bahisle kıymet takdirine itiraz ettiği; mahkemece yapılan keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde taşınmaza 192.889,00 TL değer biçildiği, bu rapora her iki tarafça itiraz edilmesi üzerine mahkemece ikinci kez keşif icrasına karar verildiği, ancak verilen kesin sürede keşif masrafları yatırılmadığından ... İcra Mahkemesi"nin 2013/56 E. ve 2014/36 K. sayılı kararı ile itirazın İİK"nun 128/a maddesi uyarınca reddine karar verildiği, bu nedenle taşınmazın icra müdürlüğünce yapılan tespit sonucu düzenlenen ve itiraza uğrayan raporda belirlenen 167.610,00 TL değeri esas alınarak satışın gerçekleştirildiği görülmektedir.
O halde, mahkemece, süresinde kıymet takdirine itiraz eden borçlunun, taşınmazın satışa esas değerinin düşük olduğuna yönelik iddiasının ihalenin feshi aşamasında inceleme konusu yapılabileceği nazara alınarak, kıymet takdirine itiraza ilişkin dava dosyası ve mahkeme kararı incelenerek varılacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, açıklanan fesih nedeninin inceleme ve değerlendirme dışı bırakılarak somut olaya uygun bulunmayan gerekçe ve eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK"nun 366. ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.