(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2012/142 E. , 2012/3353 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan Yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, erken tahliye nedeni ile kira alacağının ve aidat giderlerinin tahsili istemi ile yapılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili davalının müvekkiline ait olan taşınmazda kiracı olduğunu, taşınmazın anahtarını, kira sözleşmesine aracılık eden emlakçıya teslim ederek tahliye ettiğini, birikmiş kira ve aidat borçlarını ödemediğini ayrıca sözleşmenin 14. maddesi gereğince davalının dönem sonunu geçmemek üzere taşınmaz yeniden kiraya verilinceye kadar olan kira bedellerinden sorumlu olduğunu, bu nedenle ... 2. İcra Dairesi 2009/3312 E. sayılı takip dosyası ile 4130 TL kira ve aidat alacağı üzerinden takip başlattıklarını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini itirazının iptaline ve kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, mecurun tavanının akmaya başlaması duvarlarından aşırı derecede su sızması nedeni ile davacı kiralayanın bilgisi dahilinde 02.02.2009 tarihinde tahliye ettiğini, anahtarı da, davalının temsilcisi emlakçıya teslim ettiğini, tahliye ettiği döneme kadar olan kira parasını ve aidat borçlarını ödediğini, tahliyeden sonraki dönemin ise kendisinden talep edilemeyeceğini davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı kiracının tahliyesinin haklı sebebe dayandığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen 15.06.2008 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi ve tahliye tarihi konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, mecurun tahliye edildiği tarihe kadar ödenmemiş, kira alacağı ve aidat alacağı olup olmadığı ve mecurun kira süresi dolmadan davalı tarafından boşaltılması üzerine yeniden kiraya verilinceye kadar geçecek sürede kira bedellerinin ve aidat borçlarının sözleşmenin 14. maddesi gereğince ödenip ödenmeyeceğine ilişkindir. Dosyadaki tarafların beyanlarına ve mecurun anahtarının davacının kira tahsil işlerini takip eden emlakçıya 16.02.2009 tarihinde teslim edildiğine ilişkin tutanağa göre, davalının tahliye tarihine kadar olan kira parasını ve aidat borcunu ödediği anlaşılmaktadır. Bu durumda değerlendirilmesi gereken ihtilaf, davalının tahliye tarihinden itibaren sözleşmenin sona ereceği 14.06.2009 tarihine kadar olan 4 aylık kira bedelinden sorumlu olup olmayacağına ilişkindir.
BK."da düzenlenen hükümlere göre kiralayan kiralananı kararlaştırılan tarihte sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli olarak kiracıya teslim etmek ve kira süresince bu durumda bulundurmak mükellefiyetinde olduğu gibi kiracı da kusuru olmaksızın kiralananda oluşan ayıbın uygun bir sürede giderilmesini isteyebilir, ayıp giderilmezse ücretten münasip bir indirim isteyebileceği gibi akdi de feshedebilir.Davalı tarafından dosyaya, duvarlarda mecura ait nem ve su sızıntısından meydana gelen tahribatı gösteren fotoğraflar delil olarak sunulmuş, bilirkişi söz konusu fotoğrafların kiralanana ait olması halinde tahliye için geçerli sebep olduğunu belirtmiştir. Mücbir sebepten dolayı akdi feshetmek isteyen davalının öncelikle münasip bir müddet tayin ederek ayıbın bu zaman zarfında bertaraf edilmesini istemesi ve bunun gerçekleşmemesi halinde akdi fesihte haklı olduğunu kanıtlaması gerekir. Davalı akdin feshinden önce buna ilişkin ihtarda bulunduğunu ispatlayamadığı gibi, anahtarı teslim tutanağında da mecuru bu nedenle tahliye ettiğini belirtmemiştir. Bu nedenle feshin haklı olduğunun kabulü doğru görülmemiştir. Sözlemenin 14. maddesi “Kiracılar dönem sonunda kiralananı tahliye etmek isterlerse, bu isteklerini, dönem sonundan en az bir ay önce kiraya verene yazılı olarak bildirecektir. Kiracı dönem sonundan evvel kiralananı tahliye etmek isterse, kiraya veren mal sahibi bu yerini, kiranın bitiş tarihine kadar kiraya veremezse kiracı geçen bütün ayların kiralarını ödemek mecburiyetindedir" hükmünü içermektedir. Bu nedenle davalının akdin feshinden sonraki döneme ilişkin kira parasından da sorumluluğu gerekir. Ancak sözleşmede kiracının sorumluluğunun sınırı davacının taşınmazı yeniden kiraya verebileceği süre ile sınırlanmış olup, davacının bu nedenle zararın artmasına sebep olmaması gerekir. Mahkemece alınan 17.01.2011 havale tarihli bilirkişi raporunda, davacının kiralananı 3 ay içerisinde kiraya verebileceğinin belirtilmiş olmasına göre, davalının sorumluğunun bu süre ile sınırlı tutulması gerekir. Bu nedenle davalı kiracının 3 aylık kira bedelinden sorumlu tutularak, bu miktar üzerinden itirazının iptaline karar vermek gerekirken, davalının haklı sebeple akdi feshettiğinden bahisle davanın reddine karar verilmesi doğru değildir.
Hüküm bu nedenle bozulmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 5.3.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.