Esas No: 2021/23295
Karar No: 2022/4743
Karar Tarihi: 14.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/23295 Esas 2022/4743 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/23295 E. , 2022/4743 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İzmir 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 09.03.2022 Çarşamba günü davacı vekili Av. ... Gün geldi. Davalılar adlarına gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacı vekili dinlendikten sonra vaktin darlığından dolayı işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmış olup dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; Temlik eden ... Bankası A.Ş ile dava dışı ... Pazarlama İnşaat Turizm Çelik Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi arasında imzalanan sözleşme uyarınca dava dışı firma lehine temlik eden banka nezdinde kredi kullandırıldığını, davalı ...'ın bu sözleşmeye müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, borcun ödenmemesi üzerine İzmir 8. İcra Müdürlüğü 2020/1837 (2015/16521 Eski) Esas ve İzmir 2. İcra Müdürlüğü 2017/5381 Esas sayılı dosyalarında davalı borçlu aleyhine icra takibi başlatıldığını, borçlu hakkında yapılan takiplerin semeresiz kaldığını, borçlu ve borçluya ait haczi kabil mal bulunamadığını, ancak davalı borçlu ...’ın adına kayıtlı olan ... İli, ... İlçesi, ... Mah., 91 Ada, 20 Parsel, 1. Kat 3 no.lu bağımsız bölümde kayıtlı mesken niteliğindeki taşınmazını 07/09/2015 tarihinde 52.000,00 TL bedelle davalı ...'e, ...’in ise 04/12/2019 tarihinde 125.000,00 TL bedelle ...'e devrettiğini, davalı borçlunun, davaya konu taşınmazı borcun doğumundan sonra devretmesi,davaya konu taşınmazın satış bedelinin rayiç değerine oranla çok düşük olması ve davalıların borçlunun ızrar kastını bilebilecek kişilerden olması dikkate alındığında davalı borçlunun muvazaalı olarak taşınmazı devrettiğinin açık olduğunu belirterek bu tasarrufun iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... ve ... vekili; satış bedellerinin rayiç bedellere uygun miktarlar olduğunu, taşınmazı 2015 tarihinde devraldığını ve 2019 tarihine kadar kimseye devretmediğini, satışın mal kaçırma amacıyla yapılmış olsaydı hayatın olağan akışına uygun olarak ilk satıştan hemen sonra başka bir kişiye devredeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ...; davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, taşınmazın gerçek değeri ile resmi senetlerde belirtilen devir bedelleri arasında fahiş fark bulunmadığı, davacının taşınmazı devralan davalılar ile davalı takip borçlusu arasında, akrabalık, tanışıklık, iş arkadaşlığı gibi, takip borçlusunun ekonomik durumu ve alacaklıyı zararlandırma kastı ile hareket edildiği iddiasını ispat edemediği anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İzmir Bölge Adliye Mahkemesince, tüm dosya kapsamına göre, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davacı vekilince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK'nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda, Bölge Adliye Mahkemesince verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK'nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına, göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz isteminin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK'nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK'nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının ilk derece Mahkemesine, dairemiz karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, duruşmada vekille temsil olunmayan davalılar yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 21,40 TL kalan onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 14/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.