Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/1628 Esas 2013/5104 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/1628
Karar No: 2013/5104

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2013/1628 Esas 2013/5104 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2013/1628 E.  ,  2013/5104 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı Banka, davalı kooperatif üyelerinden 12"sinin dövize endeksli konut kredisi kullandığını, davalı Kooperatifin de, sözleşmeyi müşterek boçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını belirterek kefil sıfatına sahip olmasından dolayı 438.078 Euro anapara, 722.469 Euro işlemiş faiz, 36.123 Euro- BSMV olmak üzere toplam 1.196.671 Euro ile 46.727,14 TL kur farkından kaynaklanan BSMV ve 2.022,63 TL masraflardan kaynaklanan alacağın, dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın öncelikle zamanaşımı, kabul edilmediği takdirde ise esastan reddini dilemiştir.
    Mahkemece, “davalı kefil yönünden 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra alacak davasının açılması nedeniyle, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş, hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    5411 sayılı Bankalar Kanununun 106. maddesinde, “Bir bankanın bu kanun hükümlerine göre faaliyet izninin kaldırılması halinde yönetim ve denetimi fona intikal eder.”, "Zamanaşımı" başlıklı 141.maddesinde; "Bu Kanundan kaynaklanan fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıldır." 142. maddesinde de, “Fon, fon bankaları ve faaliyet izni kaldırılan bankaların iflas ve tasfiye idareleri tarafından açılacak hukuk davalarına asliye ticaret mahkemesi tarafından bakılır.” hükümleri bulunmakta, yine aynı kanunun geçici 16. maddesinde de, "Bu kanun ile Fon alacağının tahsili bakımından yarar görülerek, zamanaşımı ve diğer konularda fon lehine getirilen hükümler makable şamildir." hükmü yer almaktadır.
    Somut olayda davacı bankanın, mevduat kabul etme ve bankacılık yapma işlemleri kaldırılmış ve iflasına karar verilmiş olup, tasfiye işlemleri TMSF bünyesinde yürütülmektedir. 5411 sayılı kanunun az yukarda belirtilen 141.maddesi gereğince, söz konusu kanundan kaynaklanan fon alacaklarına ilişkin dava ve takiplerde zamanaşımı süresi 20 yıl olup, aynı yasanın geçici 16. maddesi gereğince de, anılan kanun ile fon alacağının tahsili bakımından zamanaşımı ve diğer konularda fon lehine getirilen hükümlerin geriye etkili (makable şamil) olacağı belirtildiğine göre, konut kredisinden kaynaklanan ve bankacılık yapma işlemleri ve mevduat kabul etme izni kaldırılan müflis Marmara Bankası A.Ş. İflas İdaresi tarafından açılan iş bu davada, 20 yıllık zamanaşımı süresinin uygulanması gerektiği kabul edilmelidir. (Bkz. benzer bir olayda Yargıtay Hukuk Genel Kurulunca verilen 05/04/2006 gün 06/12-110 esas 2006/122 sayılı karar da aynı yöndedir.) O halde dava konusu kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak nedeniyle, olayda uygulanması gereken 5411 sayılı kanunun 141. maddesi gereğince, dava tarihi itibariyle 20 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından, mahkemece işin esası incelenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz edilen hükmün, temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 24.30 tL temyiz harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 4.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.