Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/8601
Karar No: 2012/7964
Karar Tarihi: 25.09.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/8601 Esas 2012/7964 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, Hazine ile aralarındaki tapu iptali ve tescil davasında, dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Ancak mahkeme, davacının delil sunmadığını belirterek ihtiyati tedbir talebini reddetmiştir. Davacı vekili ise ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin kararın bozulmasını istemiştir. Kanun yoluna başvurulması halinde, ihtiyati tedbir kararlarına karşı da incelemenin öncelikle yapılacağı ve verilen kararın kesin olacağı belirtilen HMK.nun 391/3. maddesi uyarınca, ihtiyati tedbir isteğinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna gidilebileceği ve bu isteğin Yargıtay tarafından inceleneceği ifade edilmiştir. İhtiyati tedbirin, davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu şey üzerinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki koruma olduğu belirtilmiştir. Kararda, HMK.nun 389. maddesi başlığı altında \"geçici hukuki korumalar\" olarak vasıflandırılan ihtiyati tedbirin sair hususlarının usul ve prosedürü açıklanmıştır. Kararın sonunda ise HMK.nun 391/3. fıkrası uyarınca karar düzeltme yolu kapalı bulunduğu ve onama harcının belirlendiği ifade edilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2012/8601 E.  ,  2012/7964 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile Hazine aralarındaki tapu iptali ve tescil davasında ihtiyati tedbir talebinin reddine dair İstanbul 19. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 22.05.2012 gün ve 484 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacı vekili, kadastro tesbiti öncesi satın alma ve kazanmayı sağlayan eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetliğe dayanarak dava konusu 387 ada 36 parsele ait Hazine tapusunun iptali ile vekiledeni adına tapuya tesciline ve dava sonuçlanıncaya kadar dava konusu taşınmaz üzerine ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Hazine vekili, aynı konuda daha evvel açılan davanın reddedilerek kesinleştiğini ve kesin hüküm bulunduğunu, ayrıca 10 yıllık hak düşürücü sürenin de geçtiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Davacı tarafın tedbir talebi ile ilgili olarak mahkemece 22.05.2012 tarihli karar ile; davacının dava ile ilgili olarak zilyetlik devir sözleşmesi başlıklı iki adet harici sözleşme dışında başka bir delil sunulmadığı açıklanarak yerinde görülmeyen ihtiyati tedbir isteğinin reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin mahkemenin verdiği karar bölümünün HMK.nun 391/2. maddesine dayalı olarak bozulmasını istemektedir. 6100 sayılı HMK.nun 391/3. maddesindeki düzenleme ile ihtiyati tedbir kararlarına karşı da kanun yolu açılmış ve kanun yoluna başvurulması halinde ihtiyati tedbirin özelliği gereği incelemenin öncelikle yapılacağı ve verilen kararın da kesin olacağı açıklanmıştır. HUMK.nun 341. maddesinin ilk fıkrasında “İlk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir” hükmü öngörülmüştür. HUMK.nun 451. maddesine göre bu kanun 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe girer. Aynı Yasanın 448. maddesine göre ise bu kanun hükümleri, tamamlanmış işlemleri etkilememek kaydı ile derhal uygulanır. Bu durumda HMK.nun 341. maddesi ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi ile bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurma Bölge Adliye Mahkemelerine görev olarak verildiğine göre, HMK.nun 391/3. maddesi gereği ihtiyati tedbir isteğinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna gidilebileceği ve bu isteğin Yargıtay tarafından inceleneceği hususunda duraksamamak gerekir.
    İhtiyati tedbir öğretide "...kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır." şeklinde tarif edilmiştir (Medeni Usul Hukuku 12.Baskı Sh.714-Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ..., Prof. Dr. ...). Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbirin diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu şey üzerinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır.
    Nitekim 6100 sayılı HMK.nun onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389. madde başlığında "geçici hukuki korumalar" olarak vasıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep, verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır.
    Somut olaya gelince; davacı vekilinin, açmış olduğu tapu iptali ve tescil davası sonunda elde edebileceği hükmün infazını güvence altına almak amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu görülmektedir. Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, dava konusu taşınmaza ait tapulama tutanağı ile davalı Hazine tarafından dosyaya sunulan taraflar arasında daha evvel görüldüğü anlaşılan dava dosyasına ilişkin ilam içeriklerine, tarafların menfaat dengesi ve ihtiyati tedbirin amacı birlikte düşünüldüğünde mahkeme kararında yazılı değerlendirmede usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığına göre davacı vekilinin, mahkemenin ihtiyati tedbir talebinin reddi ile ilgili temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile hükmün ONANMASINA, HMK.nun 391/3. fıkrası uyarınca karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve aşağıda dökümü yazılı 21,15 TL peşin harcın onama harcına mahsubuna 25.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi