Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13644 Esas 2015/12931 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/13644
Karar No: 2015/12931
Karar Tarihi: 21.12.2015

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/13644 Esas 2015/12931 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/13644 E.  ,  2015/12931 K.
"İçtihat Metni"


İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/01/2015 (Ek karar)
NUMARASI : 2008/571-2011/41
DAVACI : Orman Yönetimi
DAVALILAR : Hazine - Ortaköy K.TK
DAVA KONUSU : Ortaköy köyü 101, 104 ve 105 adalar arasında kalan yol


Taraflar arasındaki HMK"nın 305. maddesi uyarınca tavzih isteğine ilişkin taleple ilgili olarak yerel mahkemece verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 25/05/2015 gün ve 2015/5578 - 2015/4459 sayılı ilâmıyla onanmasına karar verilmiş, süresi içinde Hazine vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R

Davalı Hazine 27/01/2011 gün ve 2008/571 - 2011/41 sayılı Çarşamba 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin kesinleşen kararına dayanak bilirkişi raporunda (A1, A2, A3, A4 ve A5) ile gösterilen ve orman olarak tesciline karar verilen taşınmazların yüzölçümlerinde hatalar bulunduğu iddiasıyla tavzih isteğinde bulunmuş, yerel mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda hüküm kurulduğu ve hüküm fıkrasında herhangi bir hata bulunmadığı gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiş, davalı Hazinenin temyizi üzerine yerel mahkeme kararı Dairece onanmıştır.
Davalı Hazine vekili bu kez Daire kararının düzeltilmesini istemiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, HMK"nın 305. maddesi uyarınca tavzih isteğine ilişkindir.
HMK"nın 305-306 maddelerinde düzenlenen tavzih; bir hükmün yeterince açık olmaması, icrasında tereddüt uyandırması veya birbirine aykırı fıkralar ihtiva etmesi halinde hükümdeki gerçek anlamın meydana çıkarılması için başvurulan bir yol olup bu maddelere göre açık olmayan, icrasında tereddüt uyandıran veya çelişik fıkralar içeren hükümlerin tavzihi istenebileceğinden tavzih yoluyla taraflara tanınan haklar ve yüklenen borçların sınırlandırılması, genişletilmesi ve değiştirilmesi mümkün değildir.
Somut olayda, yerel mahkemenin hükme dayanak aldığı bilirkişi raporunda yüzölçümü hesaplama hatası bulunduğu iddia edilmektedir. Yani yerel mahkemenin hüküm fıkrasında tavzihi gerektirir bir hata olduğu iddiası bulunmamaktadır.
Buna göre, yerel mahkemenin hükme dayanak aldığı bilirkişi raporunda var olduğu iddia edilen yüzölçümü hataları hükme dayanak alınan bilirkişinin hazırladığı çap krokisinin hatalı olmasından değil hesaplama hatasından kaynaklanması halinde bu husus infaz sırasında mahkeme hükmüne dayanak alınan bilirkişinin hazırladığı çap krokisi esas alınarak düzeltilebilmesine engel bir durum yoktur. Fakat hükme dayanak alınan bilirkişinin hazırladığı çap krokisi hatalı ise bu durum yeni bir yargılama konusu olacağından tavzih yoluyla düzeltilmesine olanak bulunmamaktadır.
Bu itibarla yerel mahkemenin tavzih isteminin reddine dair kararı ile bu kararı onayan Dairemiz onama ilâmı usul ve kanuna uygundur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle ve (6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla) HUMK’nın 440. maddesinde yazılı hallerden hiçbirine uymayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442. maddesi uyarınca takdiren 248.00.- TL para cezasının düzeltme isteyenden alınmasına 21/12/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.