5. Hukuk Dairesi 2019/5275 E. , 2019/20569 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca BOZULMASI hakkında Daireden çıkan kararı kapsayan 27/02/2019 gün ve 2017/23947 Esas - 2019/3232 Karar sayılı ilama karşı davacı idare vekilince verilen dilekçe ile karar düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R –
4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkin davanın kabulüne dair mahkemece verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine Dairemizce bozulmuş bu karara karşı davacı idare vekilince karar düzeltme isteminde bulunulmuştur.
Dosyada bulunan kanıt ve belgelere, Yargıtay ilamında yazılı gerekçelere göre davacı idare vekilinin aşağıdaki bentler kapsamı dışında kalan sair karar düzeltme istekleri HUMK’nun 440.maddesinde yazılı nedenlerden hiç birisine uymadığından yerinde değildir. Ancak;
1-28.04.2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun ile DSİ Genel Müdürlüğü 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan muaf hale geldiği ve aleyhine harca hükmedilmemesi,
2-Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılmasına karar verilmesi
Gerektiği bu defa yapılan incelemede anlaşılmakla,
Davacı idare vekilinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 27.02.2019 gün 2017/23947-2019/3232 E/K sayılı bozma kararının kaldırılmasına karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Kapama karışık meyve bahçesi niteliğindeki Muğla ili, Milas ilçesi, Kayabükü mahallesi, 112 ada 108 ve 115 parsel sayılı taşınmazlara gelir metoduna göre değer biçilmesi yöntem itibariyle doğru olduğu gibi, üzerinde bulunan yapılara resmi birim fiyatları esas alınıp yıpranma payı düşülerek değer biçilmesinde de bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak;
1)Dava konusu taşınmazlarda baskın olan zeytin, narenciye ağacının taşınmazda kapladığı alanlar oranlanmak suretiyle parsellere kapama karışık meyve bahçesi olarak değer biçilmesi ile yetinilmesi gerekirken dava konusu iki taşınmazda da münferit ağaçların hesaplamada dikkate alınmaması gerektiği gözetilmeden, bu yönteme uyulmadan hesap yapan bilirkişi kurulu raporu hükme esas alınmak suretiyle yazılı şekilde karar verilmesi,
2)Taşınmazların sulu tarım arazisi niteliği, konumu ve yüzölçümü dikkate alındığında değerleri belirlenirken kapitalizasyon faiz oranının % 4 uygulanması gerekirken, bu oranın % 5 kabulü ile az bedel tespiti,
3)Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen özellikleri dikkate alınarak gelir metoduna göre tespit edilen metrekare birim bedeline % 100 oranında objektif değer artırıcı unsur ilave edilerek bedel tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4)Dava konusu taşınmaz üzerinde bulunan yapıların inşaat alanları idare tespiti ve bilirkişi raporlarında farklı alındığından, bu çelişki giderilip, binaların inşaat alanlarının yüzölçümleri kesin olarak belirlenip, sonucuna göre yapı bedeli tespit edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
5)Milas 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/755E. sayılı Acele el koymaya ilişkin dava dosyası mahkemesinden getirtilmeden eksik inceleme ile karar verilmesi,
6)Dava konusu taşınmazın tapu kaydındaki haciz şerhlerinin hükmedilen bedele yansıtılması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi,
7)28.04.2018 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7139 sayılı Kanun ile DSİ Genel Müdürlüğü 492 sayılı Harçlar Kanununa göre alınan harçlardan muaf hale geldiği halde aleyhine harca hükmedilmesi,
8)7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması
Gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle taraf vekillerinin temyiz istemlerinin kabulü ile BOZULMASINA, davalıdan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine,16/12/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.
DS