17. Hukuk Dairesi 2014/9530 E. , 2016/4277 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :.....Ticaret Mahkemesi
BİRLEŞTİRİLEN DAVA
MAHKEMESİ :.....Asliye Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 05/04/2016 Salı günü davacılar ... vd. vekili Av. .... ile davalı vekili Av. ... geldiler. Diğer davacı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili asıl davada, müvekkillerinin murisi ....."un davalıya zorunlu mali mesuliyet sigorta poliçesi ile sigortalı aracı kullanmakta iken gerçekleşen kazada vefat ettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 5.000 TL, davacılar....., ...ve ... için ayrı ayrı 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 23.12.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini davacı ... için 182.304 TL, davacı ... için 16.438 TL, davacı ... için 16.957 TL, davacı ... için 9.301 TL"ye yükselttiklerini bildirmiş, birleşen davada davacılar vekili müvekkillerinin murisi ...."nın araç içerisinde yolcu olduğunu ve hayatını kaybettiğini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı davacılar için ayrı ayrı 250 TL olmak üzere toplam 1.000 TL destekten yoksun kalma tazminatının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 30.12.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini davacı ... ... için 21.800,52 TL, davacı ... için 8.934,20 TL, davacı ... için 8.564,76 TL, davacı ... için 8.564,76 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, asıl davada davacıların ölen desteği tam kusurlu sürücü olduğundan davacıların tazminat talep etme haklarının bulunmadığını ileri sürmüş, birleşen davada ise müvekkilinin sigortalı araç sürücüsünün kusuru oranında ve poliçe limitleri dahilinde sorumlu olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; asıl davanın kabulü ile davacı ... için 182.304 TL, davacı ... için 16.438 TL, davacı ... için 16.957 TL, davacı ... için 9.301 TL tazminatın 20.09.2012 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine, birleşen davanın da kabulü ile davacı ... Beyza için 21.800,52 TL, davacı ... için 8.564,76 TL, davacı ... için 8.564,76 TL tazminatın 22.10.2012 temerrüt tarihinden, davacı ... için 8.934,20 TL tazminatın 23.11.2012 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen aktüerya bilirkişisi raporunda belirtilen destek tazminatına ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davacının ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtığına, ölüm nedeniyle doğrudan davacı üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacıya yansıtılamayacağına; dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ... şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı ... şirketinin sorumlu olacağına (HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 Esas-411 Karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 Esas 2012/92 Karar, HGK"nun 16.01.2013 gün, 2012/17-1491 Esas-2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca) göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 05/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.