17. Hukuk Dairesi 2014/9487 E. , 2016/4275 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 05.04.2016 Salı günü davacılar vekili Av. ... geldi. Davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davacılar vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkillerinin murisi ..."ın davalıya ZMSS poliçesi ile sigortalı aracı kullanmakta iken gerçekleşen tek taraflı kazada vefat ettiğini ve müvekkillerinin bu suretle murislerinin desteğinden mahrum kaldıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 1.000 TL, diğer davacılar için 500 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 07.01.2014 tarihli ıslah dilekçesi ile tazminat taleplerini davacı ... için 142.190,69 TL, davacı ... için 36.750,51 TL, davacı ... için 13.333,90 TL, davacı ... için 9.415,44 TL"ye yükselttiklerini bildirmiştir.
Davalı vekili, davacıların murisinin tam kusurlu sürücü olması nedeniyle tazminat talep edemeyeceklerini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; davanın kabulü ile davacı ... için 142.190,69 TL, davacı ... için 36.750,51 TL, davacı ... için 13.333,90 TL, davacı ... için 9.415,44 TL maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen aktüerya bilirkişisi raporunda belirtilen destek tazminatına ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına, davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı ..., işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı ... şirketinin sorumlu olacağına (HGK"nun 15.6.2011 gün ve 2011/17-142 Esas-411 Karar, HGK"nun 22.2.2012 gün 2011/17-787 Esas 2012/92 Karar, HGK"nun 16.01.2013 gün, 2012/17-1491 Esas-2013/74 Karar sayılı ilamları uyarınca) göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Davalı ... kaza tarihinde geçerli poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olup, kaza tarihinde ölüm halinde kişi başına limit 175.000 TL"dir. Hal böyle iken mahkemece limit aşılacak şekilde hüküm kurulmuştur. O halde mahkemece, davacılar için hesaplanan tazminatın limit içinde kalacak şekilde garameten paylaştırılması hususunda bilirkişiden ek rapor alıdrılarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, eksik inceleme ve araştırma sonucu hüküm kurulmuş olması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 05/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.