12. Ceza Dairesi 2015/210 E. , 2015/8109 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 5271 sayılı CMK"nın 223/2-a maddesi uyarınca Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin “04/01/2010” şeklinde gösterilmesi, mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışlığı olarak kabul edilmiş olup;
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete"de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Diğer yandan, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen “maliklere tebliğ” usulünün, bölge bazındaki tescil işlemlerinde değil, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının tescili söz konusu olduğunda uygulanacağı, başka bir deyişle, bir bölgenin sit alanı olarak belirlenip tescil edilmesi halinde, o bölgede yaşayan tüm vatandaşlara tebligat yapılmak suretiyle tescil kararının duyurulması şeklinde bir yöntem izlenmeyeceği, karar Resmi Gazete"de yayımlanıp Bakanlığın internet sayfasında bir ay süre ile duyurularak, bölge halkının sit tescilinden haberdar olmasının sağlanacağı;
Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; ... Yüksek Kurulu"nun 11/12/1986 tarih ve 2753 sayılı kararı ile tescilli 1. derece doğal sit alanı içerisinde mevcut olup, yapımı 1991 yılında tamamlanan binada, 2007 yılında gerçekleştirilen tadilat faaliyeti ile ilgili olarak, müdahalede bulunulan taşınmazın tapuda sanığın babası Mehmet Karaca adına kayıtlı olduğu, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhinin bulunmadığı, .... Genel Müdürlüğünce ... Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü"ne gönderilen 05/10/2005 tarihli cevabi yazıda, 11/12/1986 tarih ve 2753 sayılı kurul kararına ait ilan tutanaklarına ya da Resmi Gazete örneklerine rastlanılmadığının belirtildiği, sit tescilinin mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine yönelik kapsamlı araştırma sonucunda, ilanın yapılmadığının belirlendiği, sanığın da aşamalardaki savunmalarında, taşınmazın sit alanı içerisinde kaldığını bilmediğini söylediği anlaşılmakla, tüm dosya kapsamında, bölgenin niteliği bilindiği halde sanık tarafından izinsiz inşai ve fiziki müdahale gerçekleştirildiğine dair savunmanın aksine delil bulunmadığından, zamanaşımı süresi içerisinde yapılan tadilat fiili nedeniyle sanığın beraatine karar verilmesinin isabetli olduğu kabul edilerek, hatalı değerlendirmeye dayanan gerekçe bozma sebebi yapılmamış, tebliğnamedeki bozma görüşlerine iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmadığı, atılı suçun unsurları itibariyle oluşmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin, hukuka aykırı karar verildiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 14/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.