13. Hukuk Dairesi 2016/26835 E. , 2019/4100 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 01/03/2014 tarihinde davalı şirket ile şirket binasında tanıtımı yapılan "... Termal Tatil Köyü Devre Tatili" adlı henüz başlamamış bir proje üzerinden 8.950,00-TL bedel karşılığında sözleşme imzaladığını, 200,00-TL peşinat ödediğini, bakiye kalan kısımlar için senetler imzalayarak davalıya verdiğini, davalı tarafça tatil köyünü beğenmedikleri taktirde sözleşmeyi iptal edebileceklerinin taahhüt edildiğini, tesise gittiklerinde tatil köyü projesinin inşaatına başlanmamış olduğunu gördüğünü belirterek, satış sözleşmesi ile senetlerin iptaline ve 200,00-TL ödenen tutarın iadesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının 10 günlük süre içerisinde cayma beyanında bulunmadığını, sözleşmenin imzalanmasından sonra 13/03/2014 - 16/03/2014 tarihleri arasında davalı şirket tesislerinde 123 numaralı odada konaklama yapıldığını, davalı şirketten hizmet alındığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile; 01/03/2014 tarihli SA0011 nolu ... Termal Tatil Köyü Devretatil Üyelik Sözleşmesinin iptaline, .../03/2014 - .../02/2015 tarihleri arasında vade tarihleri 1"er ay sıralı olarak düzenlenen her biri 100,00-TL bedelli 12 adet senet, .../03/2015 - .../01/2017 tarihleri arasında vade tarihleri 1"er ay sıralı olarak düzenlenen her biri 322,00-TL bedelli 23 adet senet, .../02/2014 vade tarihli 344,00-TL bedelli 1 adet senet olmak üzere toplam 36 adet senedin iptaline, 200,00-TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı şirket elemanlarınca aldatıcı vaad ve taahhütler ile psikolojik baskı uygulanarak 01.03.2014 tarihli devre tatil sözleşmesini imzaladığını, tatil köyünü beğenmediğini belirterek sözleşmenin feshi ile, ... olduğu bedelin iadesi ve imzaladığı senetlerin iptali istemiyle eldeki davayı açmış, davalı ise davacının konaklama yaptığını cayma hakkını süresinde kullanmadığını savunmuştur.
Sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4822 Sayılı Yasa ile değişik 4077 Sayılı TKHK"nun 8/1 maddesinde, “kapıdan satış, işyeri, fuar, panayır gibi satış mekânları dışında önceden mutabakat olmaksızın yapılan tecrübe ve muayene koşullu satışlardır.” şeklinde tanımlanmış olup, davalının sözleşmede belirtilen işyeri adresi olduğundan davacının, hediye tatil kazandığı belirtilerek davet üzerine gitmiş olduğu otelde, daha önceden düşünmediği ve devre tatil satın almak için de gitmediği halde, yapılan tanıtımlar üzerine hazırlıksız bulunduğu bir sırada imzalamış olduğu sözleşmenin, kapıdan satış şeklinde yapıldığının kabulü gerekir. Bu tip satışlar, tecrübe ve muayene koşullu satışlardan olduğundan, cayma hakkı ancak hizmetin ifasından sonra, başka bir ifade ile tatil hakkı kullanıldıktan sonra işlemeye başlayacak olup, bu süre içinde sözleşme askıdadır.
Konaklama belgesinde, 123 nolu odada 13.03.2014-16.03.2014 tarihleri arasında davacının tatil hakkını kullandığı anlaşılmaktadır. Söz konusu konaklama belgesi davacı tarafça da kabul edilmekte olup ihtilaf konusu değildir. Somut olayda uyuşmazlık; davacının süresinde cayma hakkını kullanıp kullanmadığına ilişkindir. O halde mahkemece, devre tatil sözleşmesinde davacının tatil dönemi ve tahsil edilen odanın niteliği araştırılarak davacının sözleşmeye uygun kullanımının bulunup bulunmadığı ve davacının konaklama belgesinde geçen kullanım dönemi ile kullandığı oda değerlendirilip sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı yararına BOZULMASINA, 2. bentte açıklanan nedenlerle davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.