8. Hukuk Dairesi 2012/1203 E. , 2012/7915 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Zilyetliğin Korunması
... ile ... aralarındaki zilyetliğin korunması davasının kabulüne dair ....Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 24.02.2011 gün ve 345/51 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davalı tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı, dava konusu taşınmazın ölen eşi ile birlikte davalının 20 yılı aşkın süreden beri restoran ve çay bahçesi olarak kullandıklarını, bu yerden ortak kazanç sağladıklarını, davalının iki yıl kadar önce kendisine hiçbir maddi ve manevi hak tanımadığını, bu yeri kullanmaya devam ettiğini açıklayarak davalının yarı paydan müdahalesinin menine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 16.10.2009 tarihli keşifte ise; eşinin 3 yıl kadar önce öldüğünü, ölümünden bu yana davalının bu yeri davacıya kullandırmadığını açıklamıştır.
Davalı, dava konusu yerin Devletin mülkü olduğunu, buradaki tesislerin kendisi tarafından kurulduğunu, davacının bir hakkı olmadığını açıklayarak davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu taşınmazın zilyetlik yoluyla davacı ve eşi tarafından restoran ve çay bahçesi olarak işletildiğini, davacının eşinin ölümüyle zilyetliğin davacıya geçtiğini, davalının ise davacının zilyetliğinde bulunan taşınmazı 04.11.2009 tarihli bilirkişi raporunda 1, 2, 3, 4 ve 5 nolu gösterilen yerlere müdahalede bulunduğu anlaşılmakla davacının davasının kabulüne, bu yerlere davalının müdahalesinin önlenmesine karar verilmiştir.
Hüküm, süresi içerisinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından;
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde keşif yapılmıştır. Dinlenen davacı tanıkları özetle; dava konusu yerin Hazineye ait olduğunu, köy satış senediyle bu yerin davacının ölen eşi ile davalıya satıldığını, davalının beyanına göre de; davacının burada hakkı olduğunu açıklamışlardır. 28.04.2009 tarihli tanıklar huzurunda düzenlenen tutanak kapsamında; kır gazinosu olarak bilinen yerin ½’sinin davacı ...’e, 1/2"sinin davalı ...’a ait olduğu yazılıdır. Hasımsız veraset belgesine göre, davacının eşi ...’in
02.07.2007 tarihinde öldüğü, mirasçısı olarak gözüken davacı eşi ... ile 1991 doğumlu oğlu ...ve 1997 doğumlu kızı ...’in kaldıkları anlaşılmıştır. Köy satış senedi fotokopisi dosya içerisindedir. Açıklanan olgular tarafların ve mahkemenin bilgisi dahilindedir. Uyuşmazlık, mülkiyeti Hazineye ait olan yerde üstün zilyetliğin kimde bulunup bulunmadığında toplanmaktadır. Bu durumda, TMK.nun 981 ve devamı maddeleri gereğince, dava zilyetliğin korunması davasıdır. Davacı, bu yeri davalıyla ortaklaşa işleten kocasının iki yıl önce öldüğünü açıklamıştır. TMK.nun 984 maddesi uyarınca iki ay ve bir yıllık süreler geçmiştir. Davanın bu nedenle reddine karar vermek gerekirken, işin esasına girilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulması isabetsizdir.
Davalının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulüyle, şimdilik sair hususların incelemesine yer olmadığına, hükmün 6100 sayılı HMK.nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.