Esas No: 2021/9205
Karar No: 2022/4830
Karar Tarihi: 15.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9205 Esas 2022/4830 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/9205 E. , 2022/4830 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının Uyuşmazlık Hakem Heyetince yapılan yargılaması sonunda başvurunun kısmen kabulüne dair verilen kararın davalı vekilinin başvurusu üzerine yapılan itiraz incelemesinde İtiraz Hakem Heyetince itirazının kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 22/05/2013 tarihinde meydana gelen trafik kazası neticesinde davacının yaralandığını, daha evvel yapılan başvurular üzerine ödeme yapıldığını, 15/10/2018 tarihli raporda davacının maluliyet oranının %59,56 olarak belirlendiğini, %31,36 fark maluliyet sebebiyle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 39.900,00 TL tazminatın davalıdan tahsilini istemiş, talebini 84.026,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kısmen kabulü ile 76.571,24 TL'nin 26/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiş, davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince, davalı vekilinin itirazının kabulü ile kararın kaldırılarak yeniden karara verilmesine, başvurunun reddine karar verilmiştir. Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar sebebiyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamından; davacı tarafın daha önce sigorta tahkim komisyonuna yapılan başvurular sonucu 29/07/2015 tarihli hakem heyeti kararında davacının %5 maluliyet oranına göre karar verildiği, 25/05/2017 tarihli hakem heyeti kararında ise davacının 17/06/2016 tarihli Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi raporunda belirlenen %28,2 maluliyet oranı üzerinden karar verildiği ve kararların itiraz ve temyiz edilmeden kesinleştiği anlaşılmaktadır.
Davacı vekili eldeki dosyada 15/10/2018 tarihli Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı maluliyet raporunda davacının maluliyetinin %59,56 olarak belirlendiğini belirterek, 17/06/2016 tarihli Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi raporunda belirlenen %28,2 maluliyet oranı ile arasındaki %31,36 fark maluliyet yönünden tazminat talebinde bulunmuştur.
İtiraz Hakem Heyeti, davacının maluliyetinde gelişen durum olup olmadığı yönünde rapor alınmasına yönelik aldığı karar üzerine düzenlenen Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporunda davacının maluliyetinde gelişen durumdan bahsedilmediği gerekçesiyle başvurunun reddine karar verilmiştir.
Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporunun incelenmesinde Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i gereğince davacının maluliyetinin %61 olduğu, davacının maluliyetinde gelişen durum olup olmadığına yönelik değerledirme yapılmadığı, 17/06/2016 tarihli Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Hastanesi rapor ile aradaki farkın tendosinovitinin yapılan muayenede bulunamamasından kaynaklandığını, Erciyes Üniversitesi raporundaki raporla aralarındaki farkın 15/10/2018 tarihinde bulunan atrofisisinin yapılan muayenede tespit edilememiş olduğu, yapılan eklem hareketliği açıklığı muayenesinde omuz ve dirsek eklem hareketlerinde kısıtlılık tespit edildiğinden dolayı oluştuğu belirtilmiştir. Bu haliyle Hacettepe Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı raporu davacının maluliyetinde gelişen durum olup olmadığının belirlenmesine yönelik yeterli bir rapor değildir.
Açıklanan vakıalar karşısında İtiraz Hakem Heyeti'nce; tüm tedavi evraklarının dosyaya teminin sağlanması, dosya kapsamında olan raporların karşılaştırılması, maluliyet oranları bakımından fahiş fark bulunduğu dikkate alınarak, iki rapor arasındaki bu çelişkinin giderilmesi ile oran farklılığının maluliyette artış olarak kabul edilip edilemeyeceği (iki raporda maluliyet belirlemesine esas teşkil eden fiziksel ve fonksiyonel arazlarda zaman içinde gelişim olup olmadığı) hususlarında, kaza tarihinde yürürlükte olan Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i hükümlerine göre ATK İhtisas Kurulu'ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından gerekçeli, denetime elverişli ve kaza ile illiyet bağının kurulduğu rapor alınması ile oluşacak sonuca göre Karayolları Trafik Kanunu’nun 111. maddesinin ikinci fıkrasının da değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik incelemeyle, yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 15/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.