Abaküs Yazılım
2. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/26797
Karar No: 2022/6487
Karar Tarihi: 04.04.2022

Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/26797 Esas 2022/6487 Karar Sayılı İlamı

2. Ceza Dairesi         2020/26797 E.  ,  2022/6487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, kamu malına zarar verme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    1- Sanık hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Ayrıntıları Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 20/01/1986 tarihli ve 1985/6 E., 1986/1 K. sayılı kararında açıklandığı üzere, Anayasa'nın 123. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, kamu tüzel kişiliğinin ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak, bir devlet organı veya diğer bir kamu tüzel kişisi tarafından kurulabileceği, 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, üreticiler tarafından kurulup, ticaret siciline tescil ve ilan ile tüzel kişilik kazanan tarım kredi kooperatifi ve birliklerinin kamu tüzel kişisi olmayıp özel hukuk tüzel kişisi oldukları, kamu kurum ve kuruluşu niteliğinde bulunmadıkları için de sanık tarafından çalınan hard disk, dizüstü bilgisayar, cep telefonu, motorlu testereler, ballar, pirinçler ve zeytinyağları kamuya ait, kamu yararına veya kamu hizmetine tahsis edilmiş eşya niteliği de taşımadıklarından sanığın eyleminin TCK'nın 142/1-a bendi kapsamında kalmadığı gözetilerek suç tarihi itibariyle TCK'nın 142/1-b maddesinden uygulama yapılması gerektiği halde hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; her iki fıkrada öngörülen cezalar aynı olduğundan ve netice ceza değişmeyeceğinden bu husus bozma nedeni yapılmamış, dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
    Sanığın adli sicil kaydında bulunan ve tekerrüre esas alınan Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 24.06.2014 tarihli ve 2012/415 E., 2014/ 422 K. sayılı, hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin kararının suç tarihinden sonra 29.04.2014 tarihinde kesinleştiği, bu nedenle tekerrüre esas alınamayacağı, ancak sanığın adli sicil kaydına göre Dinar Ağır Ceza Mahkemesinin 18.02.2001 tarihli ve 2001/66 E., 2002/69 K. sayılı ve yağma suçundan verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin ilamının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılığın aynı Kanun'un 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün olduğundan, hüküm fıkralarından sanık hakkında Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 24.06.2014 tarihli ve 2012/415 E., 2014/422 K. sayılı, hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezası kararının tekerrüre esas alınmasına ilişkin bölümlerin çıkartılarak yerine Dinar Ağır Ceza Mahkemesinin 18.02.2001 tarihli ve 2001/66 E., 2002/69 K. sayılı ve yağma suçundan verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin ilamının tekerrüre esas alınmasına, ancak aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca sanığın kazanılmış hakkı korunarak, 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi gereğince mükerrir olan sanık hakkında koşullu salıverme süresine eklenecek sürenin Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 24.06.2014 tarihli ve 2012/415 E., 2014/422 K. sayılı kararına konu 1 yıl 8 ay hapis cezası esas alınarak belirlenmesine karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    2- Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    a- Benzer bir olaya ilişkin Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 12/12/2016 tarihli ve 2014/34201 esas, 2016/16851 karar sayılı ilâmında ''...Kamu tüzel kişiliği ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak, bir devlet organı veya diğer bir kamu tüzel kişisi tarafından kurulabilir. 1581 sayılı Tarım Kredi Kooperatifleri ve Birlikleri Kanunu'nun 1. maddesi uyarınca, üreticiler tarafından kurulup, ticaret siciline tescil ve ilan ile tüzel kişilik kazanan tarım kredi kooperatifi ve birliklerinin kamu tüzel kişisi olmayıp özel hukuk tüzel kişisi oldukları ve bu nedenle kamu kurum veya kuruluşu niteliğinde bulunmadığından,.." şeklinde belirtildiği üzere, sanığın Yeşilhüyük Köyü Tarım Kredi Kooperatifi binasının demir korkuluklarına zarar verdiğinin sabit kabul edildiği somut olayda, tarım kredi kooperatifi ve birliklerinin kamu tüzel kişisi olmayıp özel hukuk tüzel kişisi oldukları ve bu nedenle Yeşilhüyük Köyü Tarım Kredi Kooperatifinin kamu kurum veya kuruluşu niteliğinde bulunmadığı cihetle, anılan kooperatif binasının demir korkuluklarına zarar verme eyleminin, 5237 sayılı Kanun'un 151/1. maddesinde tanımlanan suçu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
    b- Sanığın adli sicil kaydında bulunan ve tekerrüre esas alınan Çivril Asliye Ceza Mahkemesinin 24.06.2014 tarihli ve 2012/415 E., 2014/ 422 K. sayılı, hırsızlık suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezasına ilişkin kararının suç tarihinden sonra 29.04.2014 tarihinde kesinleştiği, bu nedenle tekerrüre esas alınamayacağı, ancak sanığın adli sicil kaydına göre Dinar Ağır Ceza Mahkemesinin 18.02.2001 tarihli ve 2001/66 E., 2002/69 K. sayılı, yağma suçundan verilen 5 yıl hapis cezasına ilişkin ilamının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak aleyhe temyiz bulunmaması nedeniyle 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca tekerrür hükmü bakımından sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 04.04.2022 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi