
Esas No: 2015/6872
Karar No: 2016/18637
Karar Tarihi: 21.06.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2015/6872 Esas 2016/18637 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, ücret alacağı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin 27.01.2013 tarihinde iş sözleşmesi ve ibranamenin imzalanmasının istenildiğini, tüm haklarını kaybedeceğinden imzalamadığını, iş sözleşmesini haklı sebeple feshederek işyerinden ayrıldığını, ödenmeyen ücreti, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ücreti. genel tatil ücreti, yıllık izin ücretinin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraflar vekillerince temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı temyizi yönünden, davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
Davacı, iş sözleşmesi devam ederken işverence müvekkilinden ibraname imzalanmasının istenildiğini, müvekkilinin tüm haklarını kaybedeceği düşüncesiyle ibranameyi imzalamadığını, bu sebeple iş sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini belirtmiş, davalı ise ibraname imzalatılmasının söz konusu olmadığını davacının kendi isteği ile işten ayrıldığını savunmuştur. Davacı ve davalı tanık beyanlarının ibraname imzalatılmak istendiği yönündeki davacı iddiasını doğruladıkları nazara alındığında davacı işçinin haklı feshinin söz konusu olduğu anlaşılmakla kıdem tazminatının kabulü yerine reddine karar verilmesi hatalı olup bozma sebebidir.
3-Davacı temyizi yönünden, davacı işçinin fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil alacağı bulunup bulunmadığı taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ve genel tatil ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Somut olayda, imzasız bordrolarda fazla çalışma ve ulusal bayram genel tatil tahakkuklarının olduğu görülmekle, bilirkişi raporunda söz konusu alacakların hesaplanmasında bordrolardaki tahakkukların ödendiğine dair dosya içerisinde kayıt olmamasına karşın ödendiği kabul edilerek fazla mesai hesaplaması yapılmamış, ulusal bayram genel tatil alacaklarından ise söz konusu miktarlar mahsup edilmiştir. Öncelikle fazla mesai yönünden dosya kapsamına göre davacının fazla mesai yapıp yapmadığı belirlenmeli, yaptığı tespit edildiği taktirde söz konusu tahakkukların ödenip ödenmediği denetlenmeli, ödendiği anlaşıldığı taktirde yukarıda belirtilen esaslar çerçevesinde hesaplanan miktarlardan mahsup edilmelidir. Eksik inceleme ile hüküm tesisi hatalıdır.
4-Davalı temyizi yönünden, kabule göre de davanın reddedilen kısmı için ödenmesi gereken vekalet ücreti 2.383,29 TL olmasına rağmen mahkemece davalı lehine 1.500,00 TL vekalet ücreti taktir edilmesi hatalıdır.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 21.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.