2. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/8472 Karar No: 2014/12481
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/8472 Esas 2014/12481 Karar Sayılı İlamı
2. Hukuk Dairesi 2014/8472 E. , 2014/12481 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kayseri 4. Aile Mahkemesi TARİHİ :19.06.2013 NUMARASI :Esas no:2012/830 Karar no:2013/624
Taraflar arasındaki "boşanma" ve "karşı boşanma" davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm; davacı-karşı davalı (koca) tarafından, kendisinin reddedilen tazminat talepleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Mahkemece, "dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların Türk Medeni Kanununun 166/son maddesi gereğince, bu madde şartları gerçekleştiğinden boşanmalarına" karar verilmiş; boşanmaya yol açan olaylarda davalı-karşı davacı (kadın) "tam kusurlu" kabul edilmiştir. Kocanın Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesine dayanan maddi tazminat talebi "boşanma" neticesinde maddi bir zarara uğradığı hususunda delil getirmemiş olması", aynı Yasanın 174/2. maddesine dayanan manevi tazminat isteği ise, "kişilik haklarına ağır saldırı teşkil edecek bir eylemin bulunmadığı" gerekçesiyle reddedilmiştir. Oysa, evlilik birliğinin devamı sırasında davalı-karşı davacı (kadın)"ın, evlilik birliğinin giderlerine emeği ile sağladığı katkı (TMK md. 186/3) ve eşine yardımcı olma yükümlülüğü (TMK md. 185/3), diğer eş bakımından ekonomik bir menfaat oluşturur. Kadın boşanmada baskın kusurlu olduğuna göre, koca mevcut bu menfaatten yoksun kalmıştır. Bu sebeple Türk Medeni Kanununun 174/1. maddesi koşulları koca yararına gerçekleşmiş olup, davacı-karşı davalı (koca) yararına tarafların ekonomik ve sosyal durumları nazara alınarak uygun miktarda maddi tazminat takdir ve tayin edilmelidir. Öte yandan, fiili ayrılığa dayanak olan ilk boşanma davası kadın tarafından açılmış ve "haklı bulunmayarak" reddedilmiş, karar 15.09.2009 tarihinde kesinleşmiştir. Bu red kararı dava tarihi itibariyle "kocanın kusuru bulunmadığına" kesin hüküm teşkil eder. Sözü edilen boşanma davasındaki delillerden ve red kararında yer alan gerekçeden kadının eşine "şerefsiz" diyerek hakaret ettiği anlaşılmaktadır. Reddedilen bu davadan sonra ve fiili ayrılık süresi zarfında kocaya atfedilebilecek bir kusur ispatlanamamıştır. Kadının kocasına sarf ettiği sözler, onun kişilik haklarına saldırı oluşturur. Saldırının ağırlığı manevi tazminatın unsuru olmayıp, miktarını tayinde önem taşır. O halde, davacı-karşı davalı (koca) yararına uygun miktarda manevi tazminat (TMK md. 174/2) takdir edilmelidir. Bu hususlar nazara alınmadan kocanın tazminat isteklerinin reddedilmesi isabetli bulunmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 05.06.2014 (Per.)