17. Hukuk Dairesi 2015/17058 E. , 2016/4224 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; davacı adına kayıtlı aracın ..."ın sevk ve idaresinde iken yol çalışma alanına yaklaştığında direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucunda yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, ... 3.Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2014/107 D.İş sayılı dosyası ile yaptırılan hasar tespit sonucunda aracın tamiri ekonomik olmayacak şekilde ileri derecede hasarlandığı, aracın hasarlı şekilde satıldığını, hasar bedelinin 40.000,00.-TL olduğunun tespit edildiğini, durumun aracın kasko sigorta poliçesini tanzim eden davalı şirkete bildirildiğini ancak söz konusu hasar bedelinin davacıya ödenmediğini iddia ederek; fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla 40.000,00.-TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren başlayacak reeskont faizi ile birlikte tahsili ile ayrıca tespit giderlerinin de davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davacının davalı şirket ile aralarındaki sigorta sözleşmesine aykırı davrandığını, aracın kiralık olarak kullandırıldığını, maddi tazminat talebinin teminat dışında kaldığını, davacının meydana geldiğini iddia ettiği zarara ilişkin belirlenen hasarın fahiş miktarda olduğunu, talep edilen bedelin davacı tarafından ödendiğine dair dosyada belge bulunmadığını ve yasal faiz istenebileceğini ileri sürerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 20.000,00 TL"nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin yerinde görülmeyen aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, kasko sigorta sözleşmesine dayanılarak, sigortalı tarafından davalı ... şirketi aleyhine açılan alacak istemine ilişkindir.
Davacı taraf yaptırılan tespit sonucu aldırılan makina mühendisi raporunda aracın tamirinin ekonomik olmadığı, aracın piyasa değerinin 55.000,00 TL civarında, hasarlı halinin 15.000,00 TL değerinde olabileceği, buna göre hasar bedelinin 40.000,00 TL olduğu belirtilmiş, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda ise aracın hasarsız halinin 46.000,00 TL, sovtaj değerinin 6.000,00 TL olabileceği, buna göre hasar bedelinin 40.000,00 TL olduğu belirtilmiştir.
Bu duruma göre raporlar arasında çelişki olduğundan çelişki giderilmeden karar verilmesi doğru değildir. Bu nedenle rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Eksik inceleme ile hüküm kurulamaz. Bu durumda, mahkemece alanında uzman bir bilirkişi veya bilirkişi heyetinden kaza tespit tutanağı, ceza dosyası ve tüm dosya kapsamına göre meydana gelen çelişkileri gideren, tarafların itirazlarının da irdelendiği, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık yeni bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi isabetsiz olup hükmün bozulması gerekmiştir.
3-6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 1427/2 maddesi hükmü uyarınca, sigorta tazminatı veya bedeli, rizikonun gerçekleşmesini müteakip ve rizikoyla ilgili belgelerin sigortacıya verilmesinden sonra sigortacının edimine ilişkin araştırmaları bitince ve her halde 1446.maddeye göre yapılacak ihbardan 45 gün sonra muaccel olur."
Bu durumda davalı ... şirketinin temerrüde düştüğü tarihin ilgili yasa hükümleri gereğince tespiti ile bu tarihten itibaren temerrüt faizine hükmedilmesi gerekir. Tespit dosyasındaki bilirkişi raporunun davalıya tebliğ edilip temerrüde düşürüldüğü hususu araştırılarak TTK 1446 maddesine göre belirlenmesi gerekirken yazılı olduğu gibi dava tarihinden hesaplanması da doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm ve davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, aşağıda dökümü yazılı 1.052,00 TL kalan harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.