18. Ceza Dairesi Esas No: 2015/25377 Karar No: 2016/8208 Karar Tarihi: 20.04.2016
Kişilerin huzur ve sükununu bozma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/25377 Esas 2016/8208 Karar Sayılı İlamı
18. Ceza Dairesi 2015/25377 E. , 2016/8208 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Kişilerin huzur ve sükununu bozma SUÇ TARİHLERİ : 15/04/2014 - 25/04/2014 HÜKÜM : Mahkumiyet KARAR Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu ile korunan hukuki yarar kişi özgürlüğünün korunması ve bireyin, psikolojik ve ruhsal bakımdan rahatsız edilmemesi ve yaşamını sağlıklı bir şekilde sürdürmesi olarak tanımlanmaktadır. Bu suçun oluşabilmesi için, kanun metninde yazılı bulunan telefon etme, gürültü yapma yada aynı maksatla, hukuka aykırı bir davranışta bulunması bir kez yapmasının yeterli olmadığı, eylemin ısrarla tekrarlanması süreklilik arz etmesi ve sırf kişilerin huzur ve sükununu bozma saiki ile işlenmesi gerekmektedir. Somut olayda, sanığın ayrı yaşadığı eşi ile barışmak amacıyla suça konu mesajları gönderdiğini savunması ve mesaj içerikleri incelendiğinde, tarafların aralarındaki önceye dayalı anlaşmazlıklara yönelik sitem mahiyetinde olduğunun anlaşılması karşısında, sanığın kastının ne şekilde sırf huzur ve sükunu bozma saiki olarak kabul edildiği yöntemince açıklanmadan, ayrıca taraflar arasında görüşme ya da mesaj göndermenin karşılıklı olup olmadığı açısından HTS kayıtları getirtilmeden, yetersiz inceleme ve yasal olmayan gerekçeyle mahkumiyet hükmü kurulması, Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.04.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.