Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/1003 Esas 2014/3377 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/1003
Karar No: 2014/3377
Karar Tarihi: 13.03.2014

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/1003 Esas 2014/3377 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2014/1003 E.  ,  2014/3377 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Gaziantep 7. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 21/05/2013
    NUMARASI : 2012/77-2013/351

    Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 02.08.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.05.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı dava konusu payın önalım hakkını engellemek amacıyla satış bedelinin resmi senette 36.000,00 TL olarak gösterilmek suretiyle davalıya satıldığını, gerçek satış bedelinin 16.847,00 TL olduğunu iddia ederek önalım nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
    Davalı, tapuda gösterilen değerin gerçek değer olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, dava konusu payın keşfen belirlenen değeri olan 32.865,11 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davacı satış sözleşmesinin tarafı olmadığından bedelde muvazaa iddiasını her türlü delille ispatlayabilir. Ancak keşif tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli olmayıp dava konusu taşınmaz payın değerinin yapılan keşif sonucu alınan bilirkişi raporu ile belirlenmesi payın gerçekte ne kadar bedelle satışının yapıldığını ispatlamaya yeterli değildir. Mahkemece, davacının iddia ettiği bedel kabul edilmemiş, taşınmazın keşfen belirlenen değeri üzerinden önalım hakkı tanınmış, hükmü davacı temyiz etmemiştir. Bu durumda davacı taraf, bedelde muvazaa iddiasını ispatlayamadığından dava konusu payın tapuda gösterilen satış bedelini depo edip etmeyeceği davacıya sorularak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    Kabule göre de davacılar 7 kişi olup tescil edilen payların oranlarının hüküm sonucunda gösterilmemesi de doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 13.03.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.