Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1423
Karar No: 2012/7819
Karar Tarihi: 21.09.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/1423 Esas 2012/7819 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Aşkale Sulh Hukuk Mahkemesi'nde görülen tapu iptali ve tescil davasında, dava konusu taşınmazın tamamının davacı adına tescil edilmesi istenmiştir. Ancak dosyada, taşınmazın intikal şekli belirtilmemiş ve davacı taraf mirasçılık sıfatını taşımamaktadır. Bu nedenle, davanın reddine karar verilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır. Hüküm, Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi tarafından temyiz edilmiş ve Yargıtay 8. Hukuk Dairesi tarafından incelenmiştir. Daire, dava şartı olarak taşınmazın intikal şeklinin belirtilmesi gerektiği ve bu konuda araştırma yapılması gerektiği sonucuna varmış ve kararın bu nedenle bozulmasına karar vermiştir. Kanun maddeleri olarak Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 33. Maddesi (Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 76. Maddesi), 31. Maddesi ve Türk Medeni Kanunu'nun 640. Maddesi öne çıkmaktadır.
8. Hukuk Dairesi         2012/1423 E.  ,  2012/7819 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil


    ... ile ...aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının kabulüne dair Aşkale Sulh Hukuk Mahkemesinden verilen 27.10.2011 gün ve 188/226 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi tarafından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:

    KARAR
    Davacı vekili, dava dilekçesinde dava konusu taşınmazın vekil edeni ve ailesinin 20 yılı aşkın süreden beri zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek tapu kaydının iptaliyle davacı adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davacı vekili 15.02.2010 tarihli yargılama oturumunda ise dava konusu taşınmazın davacıya babasından intikal ettiğini ve rızai taksimle davacıya düştüğünü açıklamıştır.
    Davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilcisi, davanın reddine karar verilmesini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulüne, dava konusu 136 ada 1 nolu parsele ilişkin tapunun iptaliyle davacı adına tesciline karar verilmiştir. Hüküm davalı Köy Tüzel Kişiliği temsilsisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Toplanan deliller, tüm dosya kapsamından; keşif yerinde dinlenilen davacı tanıkları, taşınmazın miras bırakan ... "dan davacıya kaldığını doğrulamakla birlikte, intikal şekli hakkında bir açıklama yapmadıkları gibi bu husus mahkeme hakimi tarafından da resen sorulup belirlenmemiştir. Uyaptan alınan nüfus aile kaydına göre 22.10.1971 tarihinde ölen miras bırakan ..."ın davacıdan başka, davada taraf sıfatını almamış mirasçıları bulunmaktadır. Ölüm tarihine göre terekesi el birliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Eldeki dava, mirasçılık sıfatı olmayan üçüncü kişiye karşı açılmıştır.
    6100 sayılı HMK’nın 33 (HUMK.nun 76). maddesi hükmüne göre, davanın esası olan maddi olayların ileri sürülmesi taraflara, bunların nitelendirilmesi ve uygulanacak kanun maddesini belirlemek hakime aittir. İddianın ileri sürülüş şekline göre; davacı dava konusu taşınmazın tereke malı olmaktan çıktığını, mülkiyetinin kendisine geçtiğini ileri sürerek, tamamının adına tescili isteğinde bulunmuştur. Dava, tereke adına açılmamıştır.
    Bu açıklamalara göre; uyuşmazlık konusu taşınmazın, miras bırakandan davacıya devir şekli (taksim, bağış, satış v.s.) üzerinde durulması, dava şartı bakımından önemlidir.
    Dava şartı, kamu düzeni ile ilgili olduğundan taraflarca ileri sürülmese dahi, mahkemece kendiliğinden araştırılıp belirlenmelidir. Kaldı ki; HMK.nın 31. Maddesine göre, hakim, uyuşmazlığın aydınlanmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabilir; soru sorabilir; delil gösterilmesini isteyebilir. Davanın doğru biçimde sonuçlandırılması için davanın ne olduğunun anlaşılması gerekir. Davanın niteliği anlaşılamadan hangi kanuni düzenlemeye göre sonuçlandırılacağı noktasına ulaşılamaz.
    Mahkemece; tereke adına dava açmayan ve taşınmazın tamamının muris babası ..."dan taksimle kendisine kaldığının ileri sürülmesi nedeniyle, bu iddiasını kanıtlaması için davacıya süre ve imkan verilmelidir. İddianın ileri sürülüş şekline göre; öncelikle dava şartı üzerinde durulması gerekir. Yapılacak araştırma sonunda çekişme konusu taşınmazın halen el birliği mülkiyetinde olduğunun anlaşılması durumunda, mirasçılardan birinin ya da birkaçının taşınmazın tamamının ya da payının kendi adına tescili için açtığı dava, diğer mirasçıların paylarını kapsamadığından ve aynı zamanda onlar adına da dava açılmadığından, davaya diğer mirasçıların katılması (olurlarının alınması) veya TMK.nun 640.maddesi uyarınca miras ortaklığına temsilci tayin edilmek suretiyle davaya devam edilmesi de mümkün bulunmadığından, davanın, dava şartı yokluğundan reddine karar verilmesi gerekir. Aksi durumda ise, dosya içeriğine, iddia ve savunma çerçevesinde toplanacak delillere göre uyuşmazlığın esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken, değinilen usulü eksiklik yerine getirilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Davalı Köy Tüzel Kişiliği Temsilcisinin yerinde görülen temyiz itirazlarının kabulüyle usul ve kanuna aykırı görülen hükmün 6100 sayılı HMK’nın geçici 3.maddesi yollamasıyla uygulanacak olan 1086 sayılı HUMK’nın 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalıdan peşin alınan 40,00 TL harcın iadesine 21.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi