16. Ceza Dairesi Esas No: 2019/6908 Karar No: 2020/721 Karar Tarihi: 04.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6908 Esas 2020/721 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Bir şahsın silahlı terör örgütüne üye olma suçuyla yargılandığı Ceza Dairesi'nin verdiği mahkumiyet kararına istinaf başvurusu yapılmış ve başvuru esastan reddedilmiştir. Temyiz talebi reddedilmemiş ancak sanık hakkında yalnızca TCK'nin 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmeyerek uygulama maddesi olarak TCK'nin 58/6 maddesi de yazılmıştır. Bu durumun kanuna aykırı olduğu belirtilerek karar bozulmuş, ancak bu husus düzeltilebileceği gerekçesiyle hüküm diğer yönleriyle usul ve kanuna uygun bulunarak düzeltilerek onaylanmıştır. Kararda TCK'nin 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1, 62, 53, 58/9-7-6, 63 maddeleri yer almaktadır.
16. Ceza Dairesi 2019/6908 E. , 2020/721 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma Hüküm : 5237 sayılı TCK’nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1. maddesi, 5237 sayılı TCK’nın 62, 53, 58/9-7-6, 63. maddesi uyarınca hükmedilen mahkumiyet kararına ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle; Ceza süresi yönünden yasal şartları oluşmadığından; sanığın duruşmalı inceleme isteminin CMK"nın 299. maddesi uyarınca REDDİNE, Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararın niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü; Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi; Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanık ve müdafiinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri sair nedenler yerinde görülmediğinden CMK"nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddine, ancak; Örgüt mensubu olduğuna karar verilen sanık hakkında yalnızca TCK"nın 58/9 maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanması gerektiği gözetilmeyerek uygulama maddesi olarak TCK"nın 58/6. maddesinin de yazılması, Kanuna aykırı olup, sanık ve müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılamayı gerektirmeden CMK"nın 303/1-c maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün tekerrür uygulamasına dair kısmından “delaletiyle 58/6, 7 maddesi gereğince” ve "5237 sayılı TCK’nın 58/6,7 maddesi ve" ibarelerinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Eskişehir 2. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 04.02.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.