Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1215 Esas 2020/2643 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1215
Karar No: 2020/2643

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1215 Esas 2020/2643 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen 2020/1215 E. ve 2020/2643 K. sayılı boşanma-nafaka davasına ilişkin kararda, davalı-davacı kadının yoksulluk nafakası talebinde bulunmadığı için bu konuda karar verilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı belirtilmiştir. Ancak, davalı-davacı kadının lehine hükmedilen tedbir nafakasının miktarının günün ekonomik koşullarına, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına ve hakkaniyet ilkesine uygun şekilde belirlenmediği ve daha uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Bu nedenle, kararın bu noktada bozulmasına karar verilmiştir.
Kararda, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesinin de dikkate alınması gerektiği belirtilirken, yoksulluk nafakası gibi konulara ilişkin kanun maddeleri vurgulanmamıştır.
2. Hukuk Dairesi         2020/1215 E.  ,  2020/2643 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma-Nafaka

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından, kadın lehine hükmedilen tedbir nafakasının miktarı yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin kabul edilen davası, kusur belirlemesi, lehine hükmedilen tedbir nafakasının miktarı ve yoksulluk nafakası yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni genektirici sebeplere ve özellikle davalı-davacı kadının usule uygun şekilde yoksulluk nafakası talebi bulunmadığından, bu konuda karar verilmemesinde bir isabetsizlik bulunmadığının anlaşılmasına göre, davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre, davalı-davacı kadın yararına takdir edilen tedbir nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda (2.) bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan temyize konu bölümlerin ise yukarıda (1.) bentte gösterilen sebeple ONANMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Havva"ya geri verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden Mustafa"ya yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna 267.80 TL temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2020 (Çrş.)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.