8. Hukuk Dairesi 2016/16891 E. , 2019/10976 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : İstihkak
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Dava, istihkak iddiası nedeniyle takibin taliki veya devamı talebine ilişkindir.
Mahkemece, haczin borçlunun huzurunda yapıldığı, sunulan faturaların mahcuzların tamamına ilişkin olmadığı, ayrıca üçüncü kişinin borçlunun kardeşi olduğu, sunulan vergi levhasının işyerinin üçüncü kişiye ait olduğunun ispatı için yeterli olmadığı gerekçeleri ile davacının itirazının reddine, takibin devamına, harç peşin alınmadığından 86,24-TL peşin harcın davacıdan alınarak Hazineye gelir kaydına, davalı lehine hüküm tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre 606,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, davacı tarafından yatırılan gider avansının artan kısmının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine karar verilmiş, karar davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Borçlu vekilinin takibin devamına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İcra Mahkemesi kararlarından hangilerinin temyiz olunabileceği özel hükümlerle ve genel olarak da İİK"nin 363. maddesinde birer birer açıklanıp gösterilmiştir. Bunların dışında kalan mahkeme kararları kesindir. Yargıtayca incelenmesi istenen karar bu maddelerle tespit edilen kararlar arasına girmeyip kesin nitelikte bulunduğundan temyiz dilekçesinin REDDİNE karar verilmiştir.
2. Borçlu vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesinde;
İİK’nin 97/1. maddesi gereğince; istihkak iddiasına karşı alacaklı veya borçlu tarafından itiraz edilirse, icra memuru dosyayı hemen icra mahkemesine verir. İcra mahkemesi, dosya üzerinde veya lüzum görürse ilgilileri davet ederek mürafaa ile yapacağı inceleme neticesinde varacağı kanaate göre takibin devamına veya talikine karar verir. Aynı maddenin 6. fıkrası “Üçüncü şahıs, icra mahkemesi kararının tefhim veya tebliğinden itibaren yedi gün içinde icra mahkemesinde istihkak davası açmaya mecburdur. Bu müddet zarfında dava edilmediği takdirde üçüncü şahıs alacaklıya karşı iddiasından vazgeçmiş sayılır.” düzenlemesini açılır.
Somut olayda, İcra Müdürlüğü tarafından,30.03.2016 havale tarihli yazı ile 24.03.2016 tarihinde yapılan haciz sırasında ileri sürülen istihkak iddiasının alacaklı vekilince kabul edilmemesi sebebi ile İİK.’nİn 97. maddesi gereğince takibin devamı veya taliki hakkında karar verilmek üzere icra dosyası İcra Mahkemesine gönderilmiştir. Bu durumda Mahkemece yukarıda açıklanan yasa maddesi uyarınca takibin devamı veya taliki hakkında dosya üzerinden veya gerek görülürse duruşma açılarak bir karar verilmesi gerekirken, usulüne uygun açılmış bir dava varmış gibi hüküm kurulması hatalı görülmüştür. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 sayılı HMK’nin ek Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK’un 438/7. maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle borçlu vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenler ile, hüküm fıkrasının 1 numaralı bendinden “Davacının itirazının REDDİNE” ibaresinin çıkarılmasına, 1 nolu hüküm fıkrasının “ Takibin devamına, kararın tebliğinden itibaren yasal süresi olan 7 gün içinde, üçüncü kişinin istihkak davası açmakla muhtariyetine, bu müddet içinde dava açılmadığı takdirde alacaklıya karşı iddiasından vazgeçmiş sayılacağının ihtarına” şeklinde değiştirilmesine, 2., 3. ve 4. numaralı hüküm fıkralarının hükümden çıkarılmasına, hükmün düzeltilen bu şekli ile ONANMASINA, taraflarca İİK"nin 366/3. maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 04.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.