Esas No: 2020/28123
Karar No: 2022/6664
Karar Tarihi: 05.04.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/28123 Esas 2022/6664 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/28123 E. , 2022/6664 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüş; dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
1- Katılanın dosya içerisindeki görgü tespit tutanağı ve CD çözüm tutanağı ile uyumlu olan soruşturma aşamasındaki anlatımlarına göre; hırsızlığın gerçekleştiği yerin etrafı saç ile çevrili ve tahta kapısı kilitli olmayıp depo olarak kullanılan bir yer olduğu anlaşılmakla; mahallinde keşif yapılarak suça konu hurda malzemelerin çalındığı yerin bina vasfında olup olmadığı, bahsi geçen yerde herhangi bir ticari faaliyetin sürdürülüp sürdürülmediği, iş yeri sahibinin ya da işçilerin sürekli bulunup bulunmadığı ve bu yerin iş yerinin eklentisi niteliğinde olup olmadığının tespiti ile hırsızlık suçunun niteliğinin belirlenmesi ve ayrıca iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun oluşup oluşmayacağı hususlarının araştırılmasından sonra sonucuna göre sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Sanığın, katılana ait 50 TL değerindeki hurda malzemeleri çalması şeklinde gerçekleşen somut olayda; suça konu eşyanın değeri nazara alınarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 145. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
3- Kabule göre de;
5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli ve 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ile o yer Cumhuriyet savcısının temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin açıklanan nedenlerle istem gibi BOZULMASINA, 05/04/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.