10. Hukuk Dairesi 2016/8488 E. , 2016/9779 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde, ilamında belirtildiği şekilde davalı Ş... İ... yönünden davanın reddine, diğer davalılar yönünde ise davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerekçelere göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-5510 sayılı Yasanın 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesindeki, “iş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir.” düzenlemesi getirilmiş ise de, söz konusu düzenlemenin anılan kanunda, yürürlüğü öncesinde gerçekleşen olaylardan kaynaklanan rücuan tazminat davalarında uygulanmasına olanak veren bir düzenleme bulunmadığı ve genel olarak Kanunların geriye yürümemesi (geçmişe etkili olmaması) kuralı gereğince, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Kanunun 26. maddesidir.
Mahkemece uyulan bozma ilamında “ Hükme esas bilirkişi raporunda kusur verilmeyen gerçek kişiler aleyhine ise ceza davasının açıldığı, ceza davasında kusurlu bulunarak mahkum olanlara, zararlandırıcı sigorta olayının meydana gelmesinde az da olsa bir miktar kusur verilmesi zorunlu olduğu, bu nedenle, ceza dosyası da celbedilerek, kusur tespitine yönelik tüm bu olgular da irdelenerek, ....iş kazasının olduğu meslek kolu ile iş ve işçi güvenliği konusunda uzman bilirkişi kurulundan alınacak kusur raporu ile sonuca gidilerek karar verilmesi gerektiği” belirtilmiştir.
Somut olayda; hakkında red kararı verilen şantiye şefi Ş... İ..."nin ceza yargılamasında 4/8 oranında kusurlu bulunarak cezalandırılması karar verildiğinden, bozma kararımızda belirtildiği gibi azda olsa bir miktar kusur verilmesi gerektiği belirtilmiş ise de mahkemece bozmanın gereğinin yerine getirilmeyerek şantiye şefi olan davalı Ş... İ... hakkında davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
Mahkemece, açıklanan maddi ve hukuki ilkeler gözetilerek, bir karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilerek hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 13.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.