14. Hukuk Dairesi 2021/1730 E. , 2021/3788 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 29/12/2020 gün ve 2020/1998 Esas, 2020/8865 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, yetki belgesine dayanılarak açılmış mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi isteğine ilişkindir.
Davacılar vekili Kadıköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/141 Esas sayılı dosyasından aldıkları yetkiye dayanarak; davalı ...’nın, müvekkillerine ve mirasbırakan ... aleyhine Kadıköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/141 Esas sayılı dosyasında tasarrufun iptali davası açtığını, bu davanın yargılaması sırasında ... ölünce, davalı ...’nın belirtilen dava dosyasından aldığı yetki belgesi ile mirasbırakan ...’ye ait Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1740 Esas sayılı mirasçılık belgesini aldığını, mirasçılık belgesinde mirasbırakan ...’nin tek mirasçısı olarak Maliye Hazinesine pay verildiğini, oysa ki mirasbırakan ...’nin anne tarafından mirasçıları bulunduğunu, bu nedenle Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1740 Esas sayılı mirasçılık belgesinin hatalı olduğunu, Kadıköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/141 Esas sayılı tasarrufun iptali davasında taraf teşkilinin doğru sağlanabilmesi için mirasbırakan ...’nin mirasçılarının doğru tespit edilmesi gerektiğini belirterek Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.08.2011 tarihli ve 2010/1740 Esas, 2011/939 Karar sayılı mirasbırakan ..."nin tek mirasçısının Maliye Hazinesi olduğuna dair mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemiştir.
Davalı ... vekili, mirasbırakan ..."nin tüm mirasçılarının Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1860 Esas sayılı davasında mirası reddettiklerini belirterek tek mirasçının Maliye Hazinesi olduğunu, davanın reddini savunmuştur.
Dahili davalı Hazine vekili, davanın reddini savunmuştur.
Davanın reddine dair verilen hüküm, davacılar vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 11.01.2016 gün ve 2015/5473 Esas, 2016/62 Karar sayılı ilamı ile bozulmuştur.
Mahkeme, bozma ilamına uyarak yaptığı yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen kararın, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 29.12.2020 tarihli ve 2020/1998 E. 2020/8865 K. sayılı ilamı ile özetle; mirasbırakanın mirasını reddeden kişilerin, mirasbırakanla irs ilişkisini gösterecek şekilde mirasçılık belgesinde miras paylarının belirlenmesi, mirası ret durumuna işaret edilmesi, mirası ret nedeniyle, mirasçılık sıfatını kaybedenlerin ve bunların payının akıbetinin (kime kalacağının) da gösterilmesi gerekir. Öte yandan, mirasbırakanın mirasını reddetmeyen anne tarafından mirasçıları ..., .... bulunmaktadır. Açıklanan nedenlerle tüm miras payının Hazineye aidiyetine ilişkin hatalı olan Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.08.2011 tarihli ve 2010/1740 Esas, 2011/939 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru görülmediği gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma ilamına karşı, davalılar vekilleri tarafından karar düzeltme talebinde bulunulmuştur.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 575. maddesinde, mirasın miras bırakanın ölümüyle açılacağı; 495. maddesinde, miras bırakanın birinci derece mirasçılarının onun altsoyu olduğu, çocukların eşit olarak mirasçı oldukları, miras bırakandan önce ölmüş olan çocukların yerini her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoylarının alacağı; 496. maddesinde, altsoyu bulunmayan miras bırakanın mirasçılarının ana ve babası olduğu, bunların eşit olarak mirasçı olacakları, miras bırakandan önce ölmüş olan ana ve babanın yerlerini her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoylarının alacağı, bir tarafta hiç mirasçı bulunmadığı takdirde, bütün mirasın diğer taraftaki mirasçılara kalacağı; 497. maddesinde, altsoyu, ana ve babası ve onların altsoyu bulunmayan mirasbırakanın mirasçılarının, büyük ana ve büyük babaları olacağı, bunların, eşit olarak mirasçı oldukları, mirasbırakandan önce ölmüş olan büyük ana ve büyük babaların yerlerini, her derecede halefiyet yoluyla kendi altsoylarının alacağı, ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babalardan birinin altsoyu bulunmaksızın mirasbırakandan önce ölmüş olması durumunda, ona düşen payın aynı taraftaki mirasçılara kalacağı, ana veya baba tarafından olan büyük ana ve büyük babaların ikisinin de altsoyları bulunmaksızın mirasbırakandan önce ölmüş olması durumunda, bütün mirasın diğer taraftaki mirasçılara kalacağı, sağ kalan eş olması durumunda, büyük ana ve büyük babalardan birinin mirasbırakandan önce ölmüş olması hâlinde, payının kendi çocuğuna; çocuğu yoksa o taraftaki büyük ana ve büyük babaya; bir taraftaki büyük ana ve büyük babanın her ikisinin de ölmüş olmaları hâlinde onların payları diğer tarafa geçeceği; 498. maddesinde, evlilik dışında doğmuş ve soybağı, tanıma veya hâkim hükmüyle kurulmuş olanların, baba yönünden evlilik içi hısımlar gibi mirasçı olacakları; 499. maddesinde sağ kalan eşin, mirasbırakanın altsoyu zümresi ile birlikte mirasçı olması halinde mirasın dörtte birinin, mirasbırakanın ana ve baba zümresi ile birlikte mirasçı olması halinde mirasın yarısının, mirasbırakanın büyük ana ve büyük babaları ve onların çocukları ile birlikte mirasçı olması halinde, mirasın dörtte üçünün, bunlar da yoksa mirasın tamamının eşe kalacağı; 501. maddesinde mirasçı bırakmaksızın ölen kimsenin mirasının devlete geçeceği hükümleri düzenlenmiştir.
TMK’nın 611. maddesinde, yasal mirasçılardan birinin mirası reddetmesi durumunda onun payının, miras açıldığı zaman kendisi sağ değilmiş gibi, hak sahiplerine geçeceği, mirası reddeden atanmış mirasçının payının, mirasbırakanın ölüme bağlı tasarrufundan arzusunun başka türlü olduğu anlaşılmadıkça, mirasbırakanın en yakın yasal mirasçılarına kalacağı; 612. maddesinde, en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın, sulh mahkemesince iflâs hükümlerine göre tasfiye edileceği, tasfiye sonunda arta kalan değerlerin, mirası reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceği hususları düzenlenmiştir
TMK"nın 612. maddesi "en yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından reddolunan mirasın sulh mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceğini, tasfiye sonunda arta kalan bir değer varsa bunun mirasını reddetmemişler gibi hak sahiplerine verileceğini" öngörmektedir. Buradaki "en yakın mirasçılar" kavramıyla anlatılmak istenen, murisin ölümünde ilk bakışta ve doğrudan doğruya mirasçı sıfatına sahip olan yasal mirasçılardır.
Somut uyuşmazlıkta; mirasbırakan ...’nin, 26.08.2010 tarihinde bekar ve çocuksuz öldüğü; evlat edineni ...’nin 27.07.2003 tarihinde öldüğü; kendi babası ..."nın 23.08.1978 tarihinde, annesi ..."nın 07.03.2003 tarihinde vefat ettiği; babası ..."nın anne-baba ve kardeş kayıtlarının bulunmadığı; annesi ..."nın kardeşlerinin ... ve ... oldukları; ...’in 29.06.1986 tarihinde ölümü nedeni ile ..., ...’in kaldığı; ...’in 06.06.1976 tarihinde ölümü nedeni ile....., Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1897 Esas; Nazlı İpek Ören, Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1893 Esas; ..., Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/2023 Esas; ..., Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1861 Esas; ..., Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2010/1862 Esas; ... ve ...’in de Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2010/1860 Esas, 2011/487 K. sayılı dosyalarında mirasbırakan ...’nin mirasını kayıtsız şartsız reddetmiştir. Böylece Türk Medeni Kanunun 612. maddesi gereğince mirasbırakanın en yakın mirasçıları tarafından reddolunan miras resen tasfiye edilecektir.
Açıklanan nedenlerle tüm miras payının Hazineye aidiyetine ilişkin hatalı olan Kadıköy 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 09.08.2011 tarihli ve 2010/1740 Esas, 2011/939 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptal edilerek, tüm mirasçıların mirası reddetmeleri nedeniyle, iptale ilişkin kararda ret yokmuş gibi tüm mirasçıların gösterilmesi, sonrasında ret durumuna işaret edilmesi, en yakın tüm mirasçıların mirası reddetmiş olmaları nedeniyle TMK"nun 612. maddesi uyarınca terekenin tasfiyesi için reddin tesbitini yapan sulh hukuk mahkemesi hakimliğine bildirim yapılmasına şeklinde karar verilmesi gerekir.
Her ne kadar, Dairemizin bir önceki bozma ilamında, mirasbırakanın mirasını reddetmeyen anne tarafından mirasçıları ..., ... bulunmakta olduğuna değinilerek hükmün bozulmasına karar verilmiş ise de dosya içerisindeki evraklardan ... ve... ile ...’in mirasbırakanı ...’in Kadıköy 2. Sulh Hukuk Mahkemesi 2010/1860 Esas, 2011/487 Karar sayılı ilamla mirasbırakan...’nin mirasını kayıtsız şartsız reddetmiş olduğu anlaşıldığından, bozma kararının gerekçesinin maddi hataya dayalı olduğu bu kez yapılan incelemede tespit edilmekle, davalılar vekilinin bu hususa yönelik karar düzeltme itirazlarının kabulü ile Dairemizin 29.12.2020 tarihli ve 2020/1998 E. 2020/8865 K. sayılı bozma ilamının kaldırılmasına ve hükmün belirtilen gerekçe ile bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 29.12.2020 tarihli ve 2020/1998 Esas 2020/8865 Karar sayılı bozma ilamının KALDIRILMASINA, yukarıda belirtilen nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın yatırana iadesine, 07/06/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.