6. Ceza Dairesi 2016/4971 E. , 2019/2248 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma, kasten yaralama
HÜKÜM : Mahkumiyet, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Sanıklar ... ve ... 05.06.2014 ve 25.09.2014 tarihli duruşmalarda 18 yaşını doldurdukları halde oturumların açık yerine kapalı yapıldığı belirtilmiş ise de, duruşmanın açık yargılama ile sonlandırılıp aynı yolla hükmün açıklandığı dikkate alındığında bu husus sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır.
I-Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Sanık ... hakkında kasten yaralama suçu ile ilgili hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, CMK"nin 231. maddesinin 12. fıkrası uyarınca itirazı olanaklı kararlardan olup, temyiz olanağı bulunmadığından itirazı incelemeye yetkili ve görevli mahkemeye iletilmek üzere, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE,
II-Sanıklar ..., ... ve ... hakkında yakınanlar ... ve ..."na yönelik yağma ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, yakınan ..."ye yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçlarından kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı iptal kararının sanık ... hakkında TCK"nin 53. maddesinin uygulanması yönünden infaz aşamasında gözetilmesi olanaklı görülmekle yapılan incelemede;
Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlerde TCK"nin 61. maddesine aykırı olarak, aynı Kanunun 168/3. maddesinin, 31/3. maddesinden önce uygulanması sonuç cezaya etkili görülmediğinden; aynı sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nin 109/2-3-b-f, 31/3. maddeleri uyarınca tayin olunan 2 yıl 8 ay hapis cezalarından, aynı Kanunun 62. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, hesap hatası sonucunda 2 yıl 2 ay 20 gün yerine, 1 yıl 14 ay 20 gün hapis cezasına hükmolunarak noksan ceza tayini karşı temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış,
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Suçu birlikte işleyen sanıkların neden oldukları yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine 5271 sayılı CMK"nin 326/2. maddesine aykırı biçimde "Eşit olarak tahsiline" biçiminde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ..., ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden "Yargılama giderinin eşit olarak tahsiline" ilişkin bölüm çıkarılarak, "Sanıklardan neden oldukları yargılama giderinin ayrı ayrı alınmasına" tümcesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Sanıklar ... ve ... hakkında yakınan ..."a yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan hükümlerin incelemesine gelince;
Dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-5237 sayılı TCK"nin 50/3. fıkrası uyarınca, daha önce hapis cezasına mahkum olmayan 18 yaşından küçük sanıklara verilen bir yıldan az süreli hapis cezasının, anılan Kanunun 50/1. maddesinde belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
2-Kabule göre de;
5271 sayılı CMK’nin 231. maddesinde yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumu, doğurduğu sonuçlar itibariyle karma özelliğe sahiptir.
a-Suça ilişkin koşullar;
aa-Yargılama sonunda mahkumiyet hükmü tesis edilmesi ve 2 yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası,
ab-Suçun Anayasanın 174. maddesinde güvenceye alınan suçlardan bulunmaması,
b-Sanığa ilişkin koşullar;
ba-Sanığın daha önceden kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış olması,
bb-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi (5271 sayılı CMK’nin 231/9. fıkrasına göre zararın giderilmesi koşulu derhal yerine getirilemediği takdirde; sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zararı denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir).
bc-Mahkemece sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışı göz önünde bulundurularak sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaatine ulaşılması gerekmektedir. Bu koşullar bulunması halinde mahkeme hükmün açıklanmasını geri bırakmaya karar verebilir.
Ayrıca 5237 sayılı TCK"nin 51 .maddesi ile 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinin koşulları ve sonuçları aynı değildir. Bu nedenle önce 5271 sayılı CMK"nin 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılma koşullarının bulunup bulunmadığı resen değerlendirilip olumsuz sonuca ulaşıldığı takdirde cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin 5237 sayılı TCK’nin 51. maddesi yönünden değerlendirmenin denetime olanak verecek biçimde ayrı ayrı yasal ve yeterli gerekçe gösterilerek takdiri gerekir.
Hal böyle olunca;
Suç tarihinde sabıkasız olup, duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir kişilikleri bulunmayan, geçmişleri ve suç işleme hususundaki eğilimleri dikkate alınarak tekrar suç işlemeyecekleri konusunda mahkemede olumlu kanaat oluştuğundan verilen hapis cezasının ertelenmesine karar verilen sanıklar hakkında, bu kere 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesindeki diğer hususlar dikkate alınarak, yasa
normunun objektif ve subjektif kriterleri ile uygulama yapılması gerekirken, "Geçmişleri, adli sicil kayıtlarının engel teşkil etmesi "" şeklindeki gerekçe ile sanıklar hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... savunmanlarının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.