19. Hukuk Dairesi 2016/16597 E. , 2018/1474 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, davacı şirket ile davalı şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle, davacı şirketin teminat olarak davalı şirkete verdiği ... ... Şubesi’ne ait 15/12/2013 tarih 50.000.-TL ve 30/12/2013 tarih 45.000.-TL bedelli iki adet müşteri çekinin karşılıksız çıktığını, davalı şirketin ... 1. İcra Müdürlüğü’nün 2014/5657 E. sayılı dosyası ile davacı aleyhine takip yaptığını, davacı şirketin, davalı şirkete 3.336,09.-TL borcu bulunduğunu belirterek, takip konusu 95.000.-TL’nin 91.663,91.-TL’si kadar borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, ancak dava devam ederken davalıya ödeme yapmak zorunda kalındığından, davalıya ödenen 26.900.-TL’nin faizi ile birlikte davalıdan istirdatına, davacının davalıya 64.769,71.-TL borçlu olmadığının tespiti ile davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, dava konusu takibin dayanağı çeklerin teminat olarak verildiğini davacının yazılı olarak kanıtlaması gerektiğini, icra takibine konu çeklere ilişkin herhangi bir ödeme yapılmadığını belirterek, davanın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen 10/05/2016 havale tarihli bilirkişi raporuna göre, davacı şirketin takip konusu çekler nedeniyle takip tarihi itibari ile 15.925,80.- TL asıl borç, 734,54.-TL işlemiş faiz, 300.- TL ihtiyati haciz vekalet ücreti, 80,10.-TL ihtiyati haciz gideri olmak üzere toplam 17.040,44.-TL borçlu olduğu, 91.663,91.-TL borçlu olmadığı, takipten sonra 5.032,41.-TL ödendiği, bu miktarın 32,41 TL"sine 23/01/2015, 5.000 TL"sine 02/03/2015 tarihinden itibaren faiz uygulaması gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden tarafların tazminat talepleri konusunda karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Dava çeke dayalı alacağın tahsiline yönelik icra takibinden dolayı borçlu bulunmadığının tespiti istemine yöneliktir. Davacı, davaya konu çeklerin teminat çeki olarak verildiğini ileri sürmüş ise de, bu hususun yazılı delille ispatı gerekir. Dosyadaki delillerden davacı bu iddiasını ispatlayamadığı gibi, dava tarihinden sonra taraflar arasında düzenlenen 21/08/2014 tarihli protokol başlıklı belgede de davacının, icra takibine konu borcu kabul etmiş bulunmasına göre, artık söz konusu çeklerin teminat karşılığı verildiği ileri sürülemez. Bu sebeple mahkemece dava tarihi itibarıyla tarafların alacak borç durumu tespit edilerek karar verilmesi gerekirken dosya içeriğine uygun düşmeyen gerekçeyle yazılı şekilde şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 22/03/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.