10. Hukuk Dairesi 2016/8660 E. , 2016/9710 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1)Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2)506 sayılı Kanunun 60/G maddesinde "Bu maddenin uygulanmasında; 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık süresi, 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edilir. Ancak bu tarihten önceki süreler için ödenen malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primleri, prim ödeme gün sayılarının hesabına dahil edilir" hükmü öngörülmüştür. Maddedeki "malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanlar" sözcüklerinin, sigortalılar yararına bir yorumla, tabi olması gerekenleri de kapsadığının kabulü gerekir. Öte yandan davacının, aynı Kanunun geçici 54. maddesi kapsamında 01.04.1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescili bulunmadığı da belirgindir.
Açıklanan nedenlerle, 05.06.1970 doğumlu olan davacı yönünden sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşın doldurulduğu 05.06.1988 olarak kabulü, bu tarihten önceki hizmet sürelerinin ise, yalnızca prim ödeme gün sayısına dahil edilmesi gerekirken, mahkemece davacının sigorta başlangıç tarihinin 01.06.1987 tarihi olduğunun tespitine yönelik hüküm kurulduktan sonra, sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği 05.06.1988 tarihi olduğunun hükmün infazı sırasında gözetilmesine, denilerek, infazda tereddüte neden olacak şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
3)6100 sayılı HMK nun “yargılama giderlerinin kapsamı” başlığını taşıyan 323. maddesinde yargılama giderlerinin hangi kalemleri kapsadığı tek tek sayılmış, “yargılama giderlerinden sorumluluk” başlığını taşıyan 326. maddede “kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği,” “yargılama giderlerine hükmedilmesi” başlığını taşıyan 332. maddesinde ise “yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedileceği, yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümün hüküm altında gösterileceği,” hüküm altına alınmıştır.
Yapılan yargılama sonunda, davacı tarafından 16.01.1987 ile 31.10.1987 tarihleri arasında davalı işveren nezdinde çalıştığını tespitinin talep edildiği, daha sonra talep daraltılarak, sigorta başlangıcının 01.06.1987 tarihi olduğunun tespitinin talep edildiği, bu haliyle davacının dava dilekçesindeki talebinden daha azına hükmedildiği belirgin olmakla, davalı Kurum lehine, vekille temsil edildiğinden, karar tarihi itibariyle yürürlükte olan tarife uyarınca vekalet ücretine karar verilmesi ve davalı Kurumun kabul ret oranına göre yargılama gideri ile sorumlu tutulması gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun geçici 3. maddesinin yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ:
1-Hükmün ikinci fıkrası silinerek, yerine, "Davanın Kısmen Kabulü ile davacının, 01.06.1987 tarihinde 1 gün süre ile asgari ücretle çalıştığının, sigortalılık başlangıç tarihinin 18 yaşını ikmal ettiği 05.06.1988 tarihi olduğunun ve 01.06.1987 tarihindeki bir günlük çalışmaya yönelik ödenecek sigorta priminin, prim ödeme gün sayısının hesabına dahil edilmesi gerektiğinin tespitine" sözcüklerinin yazılmasına,
2-Hükmün yargılama giderlerine ilişkin 4. fıkrasının “yargılama giderinin” ibaresinden sonra gelen kısmı silinerek, yerine “kabul ve ret oranına göre, 78-TL sinin davalı SGK dan alınarak davacıya verilmesine, kalan kısmının davacı üzerinde bırakılmasına,” ibaresinin yazılmasına,
3-Hükmün 6.fıkrasından sonra gelmek üzere 7. fıkra eklenerek “Kurum kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden,... ne göre belirlenen 1.800,00-TL maktu vekalet ücretinin, davalıdan alınarak davacı Kuruma verilmesine” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle temyiz nedenleri de gözetilerek DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.