Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5385 Esas 2017/16891 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/5385
Karar No: 2017/16891
Karar Tarihi: 30.11.2017

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5385 Esas 2017/16891 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/5385 E.  ,  2017/16891 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi ve tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, taraflar arasında düzenlenen 05.12.2011 tarihli kira sözleşmesi ile dükkanını davalıya kiraya verdiğini,kiralananın kullanma şeklinin fırın ve unlu mamuller olarak sınırlandırıldığını fakat davalının kira sözleşmesinin aksine dükkanı tahsis amacına uygun olarak kullanmayıp boş ve bakımsız bıraktığını, bu nedenle yapıyı bozulmaya ve yıkılmaya terk ettiğini, taşınmazın mevcut haliyle her geçen gün zarar gördüğünü, bu nedenle kiracıya bu durumu düzeltmesi için Noter aracılığı ile ihtar çekerek, 30 gün içerisinde taşınmazı sözleşmeye uygun kullanmadığı takdirde kira sözleşmesinin feshedileceğinin bildirildiğini ancak buna rağmen kiracının kiralanan üzerinde herhangi bir işlem yapmadığını belirterek davalının kiralanandan tahliyesine, ayrıca taşınmaz kullanılmadığı için oluşan 1000,00 TL değerindeki maddi zararın ve sözleşme kurulurken belirlenen 3000,00 TL değerindeki hava parasının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı, kira sözleşmesine aykırı herhangi bir davranışta bulunmadığını, sözleşmede işyerinin belli bir tarihte açılacağına dair bir hüküm bulunmadığı gibi taşınmazın kiralandığı andaki haliyle durduğunu, betonarme bir yapı olduğundan davacının belirttiği gibi abartılı ve afaki bir durum bulunmadığını belirterek davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile kiralananın tahliyesine, sübut bulan 100,00 TL maddi zararın davalıdan tahsiline , fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-5219 ve 5236 sayılı yasalar ile HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2014 tarihinden itibaren 1.890 TL "sına çıkarılmıştır.
    Tazminata ilişkin hüküm, karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün ve 1989/3 Esas 1990/4 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kurulu Kararı uyarınca Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden davalı vekilinin tazminata yönelik temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Davalı vekilinin tahliyeye yönelik temyiz itirazlarına gelince; Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının hüküm altına alınan tazminata yönelik temyiz talebinin miktar itibariyle REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kiralananın tahliyesine yönelik hükmün ONANMASINA, 100.60 TL bakiye temyiz harcının temyiz edene yükletilmesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 30.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.