13. Ceza Dairesi Esas No: 2020/7186 Karar No: 2020/11878 Karar Tarihi: 23.11.2020
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2020/7186 Esas 2020/11878 Karar Sayılı İlamı
Özet:
13. Ceza Dairesi tarafından incelenen bir hırsızlık davasında, suçun bir çocuk tarafından işlendiği ve mahkumiyet kararı verildiği belirtiliyor. Ancak, çalınan demir kalıpların bulunduğu yerin ve etrafının çevrili olup olmadığı hususunun müştekiden sorulmadığı ve suçun TCK'nın 141/1. maddesi kapsamına girmesi halinde uzlaşma kapsamına alındığı için suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiği tespit ediliyor. Bu nedenle, hüküm BOZULUYOR. Kanun maddeleri ise şu şekilde: 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK\"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK\"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK\"nın 7/2. maddesi uyarınca; \"Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur.\" hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK\"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması.
(Kapatılan)13. Ceza Dairesi 2020/7186 E. , 2020/11878 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Suça sürüklenen çocuğun müştekiye ait, site bahçesinde bulunduğu kabul edilen demir kalıpları çaldığı anlaşılmakla, kalıpların bulunduğu yer ve etrafının çevrili olup olmadığı hususları müştekiden sorularak ve gerektiğinde olay yerinde keşif yapılarak eylemin TCK"nın 142/1-b veya 141/1. maddelerinde düzenlenen suçlardan hangisinin oluştuğunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi; suçun TCK’nın 141/1. maddesi kapsamına girmesi halinde ise; Hükümden sonra 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendine eklenen alt bendler arasında yer alan ve 5237 sayılı TCK"nın 141. maddesinde tanımı yapılan hırsızlık suçunun da uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında; 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca; "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur." hükmü de gözetilerek 6763 sayılı Kanunun 35. maddesi ile değişik CMK"nın 254. maddesi uyarınca aynı kanunun 253. maddesinde belirtilen esas ve usule göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 23.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.