17. Hukuk Dairesi 2019/3932 E. , 2020/5244 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın ise açılmamış sayılmasına ilişkin verilen hüküm, davalı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, 04/02/2003 tarihinde, davalılardan ..."a ait, ..."ın sevk ve idaresindeki kamyonun çarpması sonucu müvekkilinin ağır yaralandığını, bu kaza nedeniyle ... Asliye Ceza Mahkemesinin 16/07/2004 tarih ve 2003/100 E-2004/677 sayılı dosyası ile yapılan yargılama sonucunda davalı ..."ün 2/8 oranında kusurlu bulunarak mahkum olduğunu, davalı ... Sigortanın trafik zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile yasal sorumluluk sahibi olduğunu, müvekkilinin kaza nedeniyle çok acı ve ızdırap çektiğini, bir çok tıbbi müdahaleye maruz kaldığını beyanla, 1.000,00 TL maddi, 3.000,00 TL manevi ve 1.800,00 TL iş ve güçten mahrum kalma tazminatı olmak üzere toplam 5.800,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılardan ... Sigorta A.Ş. vekili, zamanaşımı def"in de bulunmak suretiyle davanın reddini savunmuş, davacının zararlarından sigorta şirketinin sorumlu olduğunu, davalı/karşı davacı ... cevap/karşı dava dilekçesinde zamanaşımı def"in de bulunmak suretiyle, dava konusu kaza nedeniyle maruz kaldığı değer kaybı ve kazanç kaybı zararları toplamı 3.000,00 TL tazminatın kaza tarihinden işleyecek faiziyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Diğer davalı ... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; asıl davanın kısmen kabulü ile 335,63 TL iş güç kaybı ile 534,42 TL tedavi giderine ilişkin maddi tazminatın davalılar Mustafa ve ... yönünden 04/02/2003 tarihinden itibaren, diğer davalı yönünden dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 2.000,00 TL manevi tazminatın ise davalılar Mustafa ve ..."tan 04/02/2003 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin ve davalı ... şirketi yönünden manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davalı ... vekilinin maddi tazminata ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde; 6100 Sayılı HMK"nun geçici 3/2. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nun 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2011 tarihinden itibaren 1.540,00 TL’ye çıkarılmıştır.
Temyize konu kararda, davalı ... aleyhine hükmolunan maddi tazminatın 870,00 TL olduğu görülmektedir. Karar, anılan Yasanın yürürlüğünden sonra verildiğinden, hüküm altına alınan maddi tazminat kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 01.06.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay’ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden; davalı ... vekilinin bu yöne ilişkin temyiz isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, yaralamalı trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili, dava konusu kaza sonucu yaralanmasından duyduğu üzüntü nedeniyle, 3.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56.(818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da
fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacının maluliyetinin bulunmaması, kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, zararın ağırlığı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü göz önünde bulundurularak davacı için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, yüksek miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz dilekçesinin, davalı aleyhine hükmolunan maddi tazminata ilişkin kısım yönünden, mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ..."a geri verilmesine 07/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.