13. Hukuk Dairesi 2013/1568 E. , 2013/4729 K.- CEZA /HUKUK İLİŞKİSİ
- ECZACININ SGK"YA SÖZLEŞMENİN FESHİ DAVASI AÇMASI
- SÖZLEŞMENİN FESHİ SEBEPLERİNİN DOĞRU OLMADIĞININ HÜKME BAĞLANMIŞ OLMASI
- HUKUK HAKİMİNİN BERAAT KARARI İLE BAĞLILIĞI
"İçtihat Metni"Taraflar arasındaki feshin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı eczacı olduğunu, karne sahibinin tedavisine dayanmayan reçetelerin davalı SGK"na ibraz edilmesi, sahte reçete ve sağlık kurulu raporunun tanzimi nedeniyle sözleşmenin 14.8.2007 tarihli yazıyla davalı tarafça feshedildiğini, bu iddiaların doğru olmadığını ileri sürerek sözleşmenin feshine dair davalı işleminin iptalini istemiştir.
Davalı, feshin sözleşmeye uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davacı eczacının ilaç mümessili olan dava dışı M..D..adlı şahısla işbirliği içinde bulunduğu, davacı ve Murat"ın birlikte hareket ederek kurum sigortalısı A.. A.. adına sağlık raporu aldıkları, hastanın bilgisi dışında ve hiç kullanmadığı ilaçların yazılmasının temin edildiği, hastaya hiç verilmediği, feshin sözleşmeye uygun bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı eczacının davalı kurumla yaptığı sözleşmenin, davalı kurumca karne sahibinin tedavisine dayanmayan reçetelerin kuruma ibraz edilmesi, sahte reçete ve sahte sağlık kurulu raporu tanzim edilerek kuruma ibraz edilmesi nedenleriyle 14.8.2007 tarihli yazıyla feshedildiği hususu ihtilafsız olup, çözülmesi gereken husus fesih sebebi olarak bildirilen hususların doğru olup olmadığı hususudur. Hemen 2013/1568-4729
belirtmek gerekirki, hukuk mahkemesi, ceza mahkemesinin beraat kararı ile bağlı değilsede, ceza mahkemesince tesbit edilen maddi olgu ve vakıalar ile bağlı bulunmaktadır. Dosya içinde bulunan Bursa 5.Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/317 esas sayılı kesinleşmiş gerekçeli kararından, davacı ile işbirliği yaptığı iddia edilen dava dışı M.. D.. ve arkadaşları aleyhinde açılan kamu davasında, mahkemece sağlık kurulu raporlarının sahte olmadığı, hastaların bu ilaçları kullandıkları, sahte rapor ve reçete bulunmadığı, bu yolla haksız menfaat temin edildiğine dair delil elde edilemediği, kendisine ucuz ilaç satılan kişininde varlığına rastlanmadığı gerekçesiyle sanıklar hakkında beraat kararı verildiği anlaşılmaktadır. Bursa 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 2010/181 esas sayılı davasında ise davacı eczacı ile diğer dava dışı eczacılar hakkında açılan kamu davasında da, 5.Ağır Ceza Mahkemesindeki gerekçelerle beraat kararı verildiği görülmektedir. Ceza Mahkemelerince, reçete ve sağlık kurulu raporlarının sahte olmadığı, alınan ilaçların daha düşük bedelle başkalarına satılmasının söz konusu bulunmadığı, haksız menfaat elde edildiğine dair delil elde edilemediği belirtilerek davacı eczacı ve dava dışı M..D.. hakkında beraat kararı verildiği için, ceza mahkemelerince belirlenen bu maddi olgular hukuk mahkemesinide bağlayıcı niteliktedir. Bu itibarla davacının sözleşmenin feshine neden olmadığı, feshin sözleşmeye uygun bulunmadığının kabulü zorunludur. Mahkemece değinilen bu yön gözetilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 27.2.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.