Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/22840
Karar No: 2016/9656
Karar Tarihi: 09.06.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/22840 Esas 2016/9656 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/22840 E.  ,  2016/9656 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Davacı, sigorta başlangıç tarihinin 01.11.1980 olduğu ile 1980 yılındaki 11 ve 39 günlük bildirimlerinin malullük, yaşlılık ve ölüm sigortası gün sayısına ilave edilmesi gerektiğinin tespiti ile yaşlılık aylığı bağlanmasını istemiştir.
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacının, dava dışı işyerinden 1980/4 döneminde 11 gün, 1981 yılında da 39 gün bildiriminin bulunduğu, davalı Kurum tarafından bu dönemlerde yapılan bildirimlerin çıraklık statüsünde kaldığından bahisle tahsis talebinde dikkate alınmadığı, söz konusu dönemlerdeki hizmetlerin tahsis talebinde dikkate alınması gerektiğinden bahisle işbu davanın açıldığı, mahkemece, tanık beyanları, yapılan bildirimler, çıraklık sözleşmesinin bulunmaması, 1981/3 döneminden sonraki dönem bordrolarında çırak açıklamasının yapılması hususları dikkate alınarak davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmış ise de, söz konusu hüküm eksik araştırma ve incelemeye dayalıdır.
    1- Husumet konusu, davanın her aşamasında ileri sürülebilir. Taraflarca ileri sürülmese dahi, gerek, mahkemece, gerekse Yargıtay’ca tarafların bu yönde bir savunmasının olup olmadığına bakılmaksızın kendiliğinden göz önünde tutulur.
    İşbu davada, İşe giriş bildirgesine göre “ Mehmet ve Mevlüt Uysal” olarak gösterilen (Kurum kayıtlarında 41086 nolu işyeri ... olarak belirtilmiştir) işyerinden yapılan bildirimlerin kısa vadeli değil uzun vadeli sigorta kollarından yapılan bildirimler olarak karar verilmesi durumunda, dava dışı işverenin sorumluluğunun doğabileceği, dolayısıyla eldeki davada verilen kararın işverenin hak alanını da ilgilendirmesi nedeniyle 6100 Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 124. maddesinde “…maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir. Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir…” hükmü uyarınca, dava dışı işverenlere usulüne uygun şekilde husumet yöneltilmeli, gösterecekleri bütün deliller toplandıktan sonra, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    2- Davanın yasal dayanağı 506 sayılı yasanın 79. maddesi olup bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde resen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Dava dosyası incelendiğinde, davacının hizmet döküm cetvelinde, belirtilen tarihlerde bildirim yapıldığının anlaşıldığı, işe giriş bildirgesinde, 01.11.1980 tarihinin üzerinin çizilerek “Bord. Göre” 01.11.1981 tarihinin yazıldığı ve kuruma intikal tarihinin 21.08.1981 olduğu, davalı Kuruma intikal eden işyeri dönem bordrolarında 1980/4 dönemindeki bordroda çıraklık ibaresinin olmamasına karşılık(yaşlılık sigortasına tabi olanlar için ilgili kare işaretlenmiş olup), 1981/3, 1982/1,2,3,4, 1983/1 dönemleri için verilen bordrolarda çıraklık ibaresinin yer aldığı, dosya kapsamında çıraklık sözleşmesinin bulunmadığı, davacının tespitini talep ettiği tarihte 13 yaşında olduğu, dinlenen tanıkların ihtilaflı dönemde çalışmasının bulunmadığı, davacının belirtilen dönemlerde 1980/4-11 gün, 1981/1-16 gün, 1981/2-17, 1981/3-6 gün uzun vadeli sigorta kollarından bildirimi olmasına karşılık, 1981 yılına ait 1. ve 2. dönemlere ilişkin dönem bordroları olmadığı gibi 3. dönem bordrosunda da çırak ibaresinin yer aldığı tüm dosya kapsamından anlaşılmakla, mahkemece, yapılan bildirimlerle işyeri dönem bordroları arasındaki farklılığın nedeni davalı Kurumdan sorulmalı, davacının yaşı dikkate alınarak belirtilen tarihlerdeki okul durumu araştırılmalı, ulaşılabildiği takdirde ihtilaflı dönemde çalışması bulunan tanıklar dinlenilmeli (tanıkların hizmet cetvelleri getirtilmeli) böylece uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip takdir edilerek varılacak sonuç uyarınca bir karar verilmelidir.
    Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 09.06.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi