10. Hukuk Dairesi 2015/16021 E. , 2016/9649 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı vekili ile davalılardan..., ..., ... Turizmcilik ve Uluslararası Nakliyat Tic. Ltd. Şti., ... Plastik San. Ve Tic. A.Ş. vekilleri tarafından, temyiz talebinin reddine ilişkin ek kararın ise davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Davalı ... vekilinin ek kararın kaldırılması ile mahkeme hükmünün bozulmasına ilişkin temyiz talebinin incelenmesinde, eksik temyiz harcının tamamlanması için mahkemece adına çıkarılan ve kesin süre içeren muhtıra gereğini süresinde yerine getirmeyen davalı ... vekilinin, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun “temyizden vazgeçmiş sayılmasına” ilişkin ek kararının ONANMASINA,
2- Hükmün esasına ilişkin temyiz taleplerinin incelenmesine gelince, 15.09.2004 tarihinde meydana gelen trafik sonucu vefat eden ... ve ...’nın hak sahiplerine bağlanan ölüm aylıklarının ilk peşin sermaye değeri ile ödenen cenaze ödeneği nedeniyle uğranılan Kurum zararının rücuan alınmasına ilişkin davanın yasal dayanağı 1479 sayılı Kanunun 63. maddesi olup, mahkemece yapılan yargılamada, sürücü İdil’in %75, sürücü...’un %25 oranında kusurlu olduğu, vefat eden sigortalıların hatır için karşılıksız taşındığından hareketle tarafların toplam kusur oranı üzerinden %25 oranında hatır taşımacılığı indirimi yapılmak suretiyle, bütün davalıların davaya konu alacağın %75’i üzerinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olduklarına kanaat getirilerek hüküm kurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece hatır taşımacılığı için yapılan indirim oranı isabetli ise de, tarafların kusur oranları sonucu sorumlu oldukları miktar bakımından verilen karar eksik incelemeye dayalıdır. Meydana gelen olayda, vefat eden sigortalıların hatır için taşındığı hususunda ihtilaf bulunmamaktadır. Konunun yasal dayanaklarından 2918 sayılı yasanın 87. Maddesinin 1. Fıkrası “Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa, işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.” hükmüne amir olup, hatır taşımacılığında yalnız yolcunun yararı söz konusu olduğu ve araç sahibi ivazsız bir şekilde hareket ettiği cihetle, bu gibi hallerde kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanununun 43. Maddesinin birinci fıkrasının uygulanması suretiyle, zararın bir bölümünün zarar görenin üzerinde bırakılması gerekir.
818 sayılı Borçlar Kanununun 51. maddesinin 1.fıkrasının yollamasıyla, aynı yasanın 50. maddesinin birinci fıkrası hükmüne göre Yargıç dayanışmalı (müteselsil) sorumlu olanların birbirlerine dönüp, isteme (rücu) hakları olup olmadığını takdir ve gerektiğinde bu dönüp istemenin kapsamını belirlemekle yükümlüdür. Kanun koyucu rücu ile teselsülün sonuçlarını hafifletmek istemiştir. Bundaki amaç birlikte sorumlular arasında bir denge kurmaktır. Ancak hakim bu dengeyi kurarken tazminat hukukunda geçerli olan genel kuralları gözetecektir. Bu kurallardan birisi de tazminatın en sonunda kendi kusuru ile sorumlu olana ancak kusuru oranında yükletilebilmesidir.
Somut olayda, %25 oranında kusurlu bulunan davalı... ve ... nin olayda vefat eden sürücü İdil’in %75 oranında kusuru nedeniyle müteselsil mesuliyet kaidesi uyarınca tamamından sorumlu tutulmaları halinde, tazminatın tamamını ödeyip sürücü İdil’in mirasçıları... ve ... ile aracın işleteni ...ye %75 kusur oranında rücu etmesi halinde, hakim onların ödemiş olduğu tazminatın %75 ine hükmetmeyecek, hatır taşıyıcısı olduklarını gözeterek yukarıda belirtilen esas uyarınca rücuan istenilen tazminattan bir indirim yapacaktır. Bu durumda tazminatın tamamını ödemiş bulunan davalılar... ve ..., kendi kusurlarına düşen miktardan fazla bir ödeme yapmış olacaktır. İşte bunun önlenmesi için birlikte sorumlu olunacak nihai miktar tayin edilmelidir.
Sonuç olarak, zarardan müteselsilen sorumlu olan, ancak bunlardan bazılarının hatır taşıyıcısı durumunda bulunan davalıların birbirleri aleyhine haiz oldukları rücu haklarının şümulünün derecesinin yukarıda belirtildiği gibi, 818 sayılı Borçlar Kanununun 50. Maddesinin birinci fıkrası uyarınca belirlenmesi gerekmektedir. Bunun için yapılacak iş, iki aşamada gerçekleştirilebilir. Önce rücuan alacağa ilişkin miktar tarafların kusurları oranında paylaştırılmalı, buna göre hatır taşımacılığından faydalanmayan davalılardan... ile ... nin %25 kusur üzerinden sorumluluğu belirlenmeli (a), hatır taşımacılığından faydalanan davalılar..., ... ve ... Plastik San ve Tic. AŞ nin %75 oranındaki kusur üzerinden hatır taşımacılığı nedeniyle %25 oranında indirim yapılarak sorumlulukları belirlenmeli (b), son olarak hatır taşımacılığından faydalanmayanların sorumlu olduğu miktar ile faydalananların sorumlu olduğu miktar
toplanarak (a+b) teselsül hükümlerine göre davalıların sorumluluğu belirlenmelidir. Belirtilen açıklamalar gözetildiğine, mahkemece, toplam %100 kusur üzerinden %25 oranında hatır taşımacılığı indirimi yapılıp sonuç olarak %75 oran üzerinden tüm davalıların müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
3- Kabule göre, 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu"nun 36. maddesi gözetilmeksizin, davalı SGK" nın harçtan sorumlu tutulması isabetsizdir.
4- Yine, red sebebi aynı olan davalılar lehine tek vekalet ücreti yerine, her bir davalı için ayrı ayrı olmak üzere, davacı aleyhine fazla vekalet ücretine hükmedilmiş olması, yerinde görülmemiştir.
Mahkemece; yukarıda açıklanan ilkeler gözetilmek suretiyle hesaplama yapılıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı vekili ile davalılardan..., ..., ... Turizmcilik ve Uluslararası Nakliyat Tic. Ltd. Şti., ... Plastik San. ve Tic. A.Ş. nin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılar..., ..., ... Turizmcilik ve Uluslararası Nakliyat Tic. Ltd. Şti., ... Plastik San. ve Tic. A.Ş."ye iadesine, 09.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.