Esas No: 2021/16030
Karar No: 2022/7093
Karar Tarihi: 11.04.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/16030 Esas 2022/7093 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2021/16030 E. , 2022/7093 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1) Sanık ... hakkında müşteki 'e karşı işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan beraat hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde:
20.07.2017 tarihli ve 7035 sayılı Kanun'un 21. maddesiyle yapılan değişiklik uyarınca 5271 sayılı CMK’nın 291/1. maddesinde yedi gün olarak belirtilen temyiz süresinin on beş gün olarak değiştirildiği, ancak Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçtiği 20.07.2016 tarihinden önce verilen ve Yargıtaydan geçen dosyalar hakkında 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca hüküm kesinleşinceye kadar 1412 sayılı CMUK'nın 305-326. maddeleri uygulanmakta olduğundan, daha önce Yargıtay incelemesinden geçmiş dosyada temyiz süresine ilişkin bir değişiklik yapılmadığı dikkate alındığında; 15/12/2020 tarihli kararda temyiz süresinin tefhim tarihinden itibaren 15 gün olduğu belirtilerek yanıltmaya neden olunduğunun anlaşılması karşısında, 15/12/2020 tarihinde yüzüne karşı verilen kararı 29/12/2020 tarihli temyiz dilekçesi ile temyiz eden sanık müdafiinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanık müdafiinin temyiz isteminin, sanık lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine yönelik olduğu anlaşıldığından, vekalet ücreti ile sınırlı olarak yapılan incelemede;
Beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık yararına hazine aleyhine maktu vekalet ücretine hükmedilebilmesi için, sanığın üzerine atılı tüm suçlardan beraat etmesi gerektiği, sanık hakkında müşteki ....,’e karşı hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkemenin 25/09/2014 tarihli kararıyla mahkumiyet hükümleri kurulduğu ve bu hükümlerin Yargıtay 17. Ceza Dairesinin 03.07.2018 tarih, 2018/1750 Esas ve 2018/9892 Karar sayılı kararıyla onanarak kesinleştiği, bu itibarla sanığın temyiz konusu suç yönünden vekalet ücretine hak kazanamayacağı göz önünde bulundurulduğunda, mahalli mahkemenin uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan duruşmaya toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında müşteki İsmet'e karşı hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde:
a) Anayasa'nın 141/3, 5271 sayılı CMK'nin 34/1, 230, 232 ve 289. maddeleri gereğince mahkeme kararlarının Yargıtay denetimine olanak verecek biçimde açık ve gerekçeli olması; Yargıtay'ın bu işlevini yerine getirmesi için gerekçede mevcut delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin açıkça gösterilmesi bu delillere göre ulaşılan sonuçların, dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile suça sürüklenen çocuğun eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması, delillerle sonuç arasında bağ kurulması gerektiği gözetilmeden, suça sürüklenen çocuk hakkında hangi delillere dayanılarak mahkumiyet hükmü kurulduğu temyiz incelemesine imkan verecek şekilde tartışılmadan gerekçesiz hüküm kurulması,
b) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20.11.2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
c) Suçu işlediği sırada 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5237 sayılı TCK'nin 53/4. maddesi uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasındaki hak yoksunluklarına hükmolunamayacağının gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 11/04/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.