3. Hukuk Dairesi 2016/7676 E. , 2017/16816 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ziynet alacağı davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili ile davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalılardan ... ile 03/03/2012 tarihinde evlendiklerini, nişanda ve düğünde takılan 105 adet çeyrek altın, 1 adet gram altın ve 4000 TL nakit paranın, kayınvalidesi davalı ... ve kayınpederi davalı ... tarafından saklanmak üzere alındığını, araç ihtiyacı doğması üzerine kayınvalidesinde bulunan ziynet eşyaları bozdurularak ve nakit para da eklenerek üzeri davalı ... tarafından tamamlanmak suretiyle davalılardan ... adına araç satın alındığını, kayınvalidesinde bulunan diğer takılar olan bileziklerin ise iade edilmesi üzerine kasaya konulduğunu ancak bu ziynet eşyalarının ve nakit paranın iade edilmediğini beyanla, 105 adet çeyrek ve 1 adet gram altından oluşan ziynet eşyalarının aynının ya da ederleri toplamı olan 21.325 TL’nin yasal faiziyle davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar; ziynet eşyası istemine ilişkin davaların ancak eşlerin birbirlerine karşı yöneltilebileceğini, üçüncü şahıslara husumetin düşmeyeceğini, bu suretle davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet nedeniyle reddinin gerektiğini, ayrıca zaman aşımı süresinin de dolduğunu, davacıya ait ziynet eşyalarının davalı ... tarafından alındığı ve müteakip 105 adet çeyrek ve 1 adet gram altının bozdurulup düğünde takılan 4.000 TL’nin eklenmek suretiyle davalılardan ...’e araç alındığı hususunun doğru olmadığını, alınan aracın davalı ...’in parasıyla satın alındığını, kaldı ki davacının boşanmaya ilişkin dosya kapsamındaki beyanlarında ziynet eşyalarının kendisinde olduğunu beyan ettiğini belirterek davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; davalılar ... ve ... aleyhine açılan davanın husumet sebebiyle reddine, davalı ... adına açılan davanın ise kısmen kabulü ile 105 adet çeyrek altın 1 tanesi 150 TL"den toplam 15,750 TL 1 adet gram altın 48TL ve 4.000 TL nakit para ve ziynet eşyalarının aynının davacıya teslimine, mümkün olmaması halinde ederleri toplamı 19,798 TL"nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile davalı ..."den alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde davacı vekili ve davalı ... vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalının tüm, davacının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacının, haklarında açılan dava husumet nedeniyle reddedilen davalılar ... ve ... lehine hükmedilen vekalet ücretine yönelik temyiz itirazına gelince;
Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 7.maddesinin 2. fıkrası “Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısımda yazılı avukatlık ücretine hükmolunur.”hükmünü içermektedir.
Söz konusu madde uyarınca, red gerekçesi itibariyle davalılar yararına maktu vekalet ücreti yerine nispi vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiştir.
Ne var ki yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması HUMK 436/2 maddesi gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının diğer temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz olunan hükmün 8.fıkrasında yer alan “... 2559 TL...’’ ifadesinin hükümden çıkartılarak yerine “...1.500 TL... ” ifadesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.11.2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.