Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2012/25441
Karar No: 2014/3897
Karar Tarihi: 12.02.2014

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2012/25441 Esas 2014/3897 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, hırsızlık suçunu çocuklar tarafından işlendiği gerekçesiyle kabul etmiş ancak uygulamada hatalar yapıldığını belirtmiştir. Öncelikle, hırsızlıkta kullanılan teybin sürgülü mü yoksa monteli mi olduğunu tespit etmeden ilgili kanun maddesinin belirtilmemesi eksiklik olarak görülmüştür. Ayrıca, suça sürüklenen çocukların suçu işlediklerinde rızaen kolluk kuvvetlerine teslim ettikleri teybi ve yerini söyleyerek maktula iadesine olanak sağladıkları halde 168/1. madde uyarınca indirim yapılmamıştır. Malın değerindeki azalığın cezada indirime sebep olacağı belirtilmiş ancak hakimin takdir hakkının keyfi kullanılmadan suçun işleniş şekli ve özelliklerinin de dikkate alınması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, suça sürüklenen çocuk K.D.'nun asli fail olduğu halde yardım eden olarak kabul edilerek cezada indirim yapılmış ve sosyal inceleme raporu alınmadığı için Çocuk Koruma Kanunu'na aykırılık yapılmıştır. Son olarak, adli sicil kaydında kasıtlı suçtan hükümlü olmayan suça sürüklenen çocuk B.D. için hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmesine rağmen, hapis cezasının ertelenmiş olması çelişki yaratmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri: 5237
13. Ceza Dairesi         2012/25441 E.  ,  2014/3897 K.

    "İçtihat Metni"


    Tebliğname No : 6 - 2010/344611
    MAHKEMESİ : Nevşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 27/07/2010
    NUMARASI : 2010/142 (E) ve 2010/328 (K)
    SUÇ : Hırsızlık

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun, suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun Dairemizce de benimsenen 26.11.2013 tarih ve 2012/1541 esas, 2013/522 sayılı kararında belirtildiği üzere, kapıları kilitli olmayan otomobilden sürgülü oto teybi hırsızlanması eyleminin 5237 sayılı TCK"nın 141/1. maddesine uyan suçu oluşturacağı gözetilerek; suça konu teybin sürgülü mü yoksa monteli olduğu belirlenerek ve monteli olması durumunda eylemin aynı Yasa"nın 142/1-e maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağı göz önüne alınmak suretiyle uygulama yapılması gerektiği düşünülmeden, somut olayda uygulanma olanağı bulunmayan 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması,
    2-Soruşturma aşamasında suça konu oto teybini rızaen kolluk görevlilerine teslim edip hırsızladıkları yeri de söyleyerek henüz müracaatçı olmayan mağdura iadesine olanak tanıyan suça sürüklenen çocuklar hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
    3-5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olmasının temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olduğu; hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının ise, 5237 sayılı TCK"nın 145. maddesinde ayrıca düzenlenmesi nedeniyle yasa koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği öneme işaret ettiği; diğer yandan, malın değerinin azlığının Ceza Genel Kurulu"nun içtihadında da belirtildiği şekilde çoğun içinde azın alınması haline indirgenemeyeceği; anılan yasanın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, bu durumda hakimin indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamasının gerekli olduğu; ancak, ceza vermekten vazgeçmeye karar verilebilmesi için malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özelliklerinin” de dikkate alınmasının gerektiği; TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hakime takdir hakkı tanınmış olup, hakimin takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapacağı; tüm bu açıklamalar ışığında somut olaya gelince, mağdura ait otomobilden 50 TL değerinde oto teybini alan suça sürüklenen çocuklar hakkında, suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” şekilde belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiğinin gözetilmemesi;
    4-Eylemsel katkısıyla hırsızlık suçu üzerinde tam olarak fiili hakimiyet sağlayan suça sürüklenen çocuk K.. D.."un suçun asli faili olduğu gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme ile “yardım eden” olarak kabul edilerek cezasından 5237 sayılı TCK"nın 39. maddesi uyarınca indirim yapılması,
    5-Suça sürüklenen çocuklar hakkında yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden sosyal inceleme raporu aldırılmaması suretiyle 5395 Sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/3. maddesine muhalefet edilmesi,
    6-Adli sicil kaydında kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunmayan suça sürüklenen çocuk B.. D.. hakkında kurulan hükümde, “yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaat oluşmadığı” kabulüyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesina karşın, “yargılama sürecinde pişmanlık duyduğu yönünde kanaat oluştuğu” kabulüyle hükmolunan hapis cezasının ertelenmesine karar verilmesi suretiyle çelişki yaratılması,
    Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar K.. D.. ve B.. D.. müdafiilerinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 326/son maddesinin saklı tutulmasına, 12.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi