Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17520 Esas 2016/3869 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :........Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Davacı vekili, davalının işleteni olduğu araç ile davacının park halindeki aracına çarptığını, kazada davacı aracının hasar gördüğünü ve araçta değer kaybı meydana geldiğini, aracın tamirde olduğu sürede sigortacının davacıya 4 gün araç temin ettiğini, sonrasında davacının şahsi imkanlarıyla araç temin etmek zorunda kaldığını, belirsiz alacak davası olarak açtıkları davada şimdilik 2.000,00 TL. değer kaybı ile 100,00 TL. kazanç kaybının kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiş; 27.10.2014 tarihli dilekçesi ile talebini 1.200,00 TL. artırarak toplam 3.300,00 TL"nin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı, duruşmada alınan beyanında; virajda direksiyon hakimiyetini kaybedince panikleyip sola direksiyon kırdığını ve davacı aracına çarptığını, davacı aracındaki hasarın kendi sigortası tarafından karşılandığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile 3.000,00 TL. değer kaybı ve 300,00 TL. aracı kullanamamaktan doğan zarar toplamı 3.300,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece toplanıp değerlendirilen delillere, özellikle oluşa ve dosya içeriğine uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranının ve tazminata
ilişkin hesaplamanın hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA 28/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.