7. Ceza Dairesi Esas No: 2014/24321 Karar No: 2016/3905 Karar Tarihi: 10.03.2016
Petrol Kaçakçılığı - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2014/24321 Esas 2016/3905 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi, petrol kaçakçılığı suçundan sanıkları suçlu buldu ve hüküm olarak ceza verdikten sonra müsaderesine karar verdi. Ancak Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı nedeniyle, TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümleri iptal edildiği için, mahkum olan sanıkların hak yoksunluğu cezasının altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmayacağı, ancak cezanın infazının tamamlanmasıyla birlikte yoksun bırakılması gerektiğine hükmedildi. Ayrıca, araç müsaderesine yönelik olan hüküm, aracın kayıt malikinin tespit edilmesi ve aracın iyi niyetli bir üçüncü kişiye ait olup olmadığının araştırılması gerektiğinden ve eksik soruşturma yapıldığından, bozuldu. Detaylı olarak kanun maddeleri şöyle: 5237 sayılı TCK'nın 53/1-2-3 madde fıkralarının tatbikine, 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesi ve 321. maddesi.
7. Ceza Dairesi 2014/24321 E. , 2016/3905 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Petrol Kaçakçılığı HÜKÜM : Hükümlülük, erteleme, müsadere
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Müşteki kurum davaya katılabilecek surette suçtan zarar gördüğünden, CMK.nun 260. maddesi uyarınca hükmü temyize hakkı bulunduğu gözetilerek yapılan incelemede; I-Sanıklar hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde; 24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nın 53.maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, TCK"nın 53.maddesinin 3.fıkrası uyarınca, mahkum olduğu kısa süreli olmayan hapis cezası ertelenen sanık hakkında anılan maddenin l.fıkrasının (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından uygulanmasına yer olmadığına, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi, Yasaya aykırı, sanıkların ve EPDK Vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden ve bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1.maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nm 322.maddesi uyarınca, hükümden TCK.nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkarılması, yerine “24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E. , 2015/85 K. sayılı kararındaki iptal edilen hususlar gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nın 53/1-2-3 madde fıkralarının tatbikine,” ifadesinin eklenmesi ve sair kısımların aynen bırakılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, II-Nakil aracının müsaderesine yönelik temyiz incelemesinde; Suça konu aracın kayden malikinin ... olduğu cihetle, aracın iyi niyetli 3. kişiye ait olup olmadığının tespiti bakımından; kayıt maliki ... celbedilerek konu hakkında bilgisine başvurulması, aracın fiilen kim tarafından kulllanıldığının kolluk marifetiyle araştırılması, aracın iyi niyetli 3.kişiye ait olup olmadığı belirlendikten sonra müsaderesine ya da iadesine karar verilmesi gerekirken eksik soruşturma ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı olup, sanıkların ve EPDK vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Yasa"nın 8/l. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,10.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.