17. Hukuk Dairesi 2015/9671 E. , 2016/3844 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacılar vekili, davacılar desteğinin sürücüsü olduğu, davalıya trafik sigortalı aracın tek taraflı kaza yapması sonucu desteğin vefat ettiğini belirterek davacılar için toplam 250.000,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, desteğin sigortalı aracın işleteni ve sürücüsü olduğunu, kazanın oluşumunda tamamen kusurlu olduğunu, bu nedenle davacıların tazminat talep edemeyeceğini ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kabulü ile davacı eş ... için 150.222,64 TL, davacı ... için 11.038,49 TL, davacı ... için 16.473,88 TL, davacı ... için 32.327,55 TL, davacı ... için 39.937,44 TL destekten yoksun kalma tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte 250.000,00 TL limitle sınırlı olacak şekilde davalıdan tahsiline, verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Desteğin sıva ustası olduğu, ayrıca taşeronluk işi yaptığı iddia edilmiştir. Hükme esas alınan aktüerya raporunda, desteğin sıva ustası olduğunun kabulü halinde, ... yazısına göre, sıva ustasının günlük yevmiyesinin 70,00 TL olduğu, bu durumda desteğin aylık gelirinin 2.100,00 TL olacağı kabul edilerek destek zararı hesabı yapılmış, desteğin taşeronluk yaptığının kabulü halinde ise, desteğin aylık kazancının 5.000,00 TL olacağı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Ancak raporda, ...nın yazısında belirtilen desteğin çalıştığı ilde sıva ustalığının özel önlem alınmadığı takdirde yılın 1 Aralık tarihi ile 1 Nisan tarihleri arasında yapılamaz şeklinde kabul edildiği görüşü dikkate alınmamış, haftalık dinlenme günleri ayrılmamıştır. Desteğin, taşeronluk yaptığının kabulü halinde yapılan hesaplamada ise, desteğin taşeronluk işinden elde ettiği aylık gelire göre değil yapılan işin özelliği, desteğin tecrübesi gözetilerek bedensel ve yönetsel katkısı belirlenip, desteğin yerine başkasının çalıştırılması olanağı gözönüne alınarak ona yapılacak ya da yapılması gereken ücret temel esas alınarak bu miktar üzerinden destek zararının hesaplanması gerektiği gözden kaçırılmıştır. Bu durumda mahkemece, öncelikle davacının ne iş yaptığı belirlenerek desteğin sıva ustası olduğunun kabulü halinde, sıva ustalığı işinin yılın dört ayı yapılamayacağı, desteğin bu aylarda farklı bir iş yaptığının ispat edilememesi halinde aylık gelirin asgari ücret olarak kabul edilmesi gerektiği, ayrıca haftanın bir gününün dinlenme günü olarak ayrılması gerektiğinin gözetilmesi, desteğin taşeronluk yaptığının kabulü halinde ise, kazanca göre değil desteğin yerine ikame edilecek kişi için yapılması gereken ücret ödemesine göre hesaplama yapılması yönünden aktüer bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 28/03/2016 gününde oybirliğiyle verildi.