
Esas No: 2015/7667
Karar No: 2015/15227
Karar Tarihi: 10.12.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/7667 Esas 2015/15227 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 101 ada 14, 106 ada 1, 10 ada 3, 74 ve 75, 138 ada 38, 42 ve 43 parsel sayılı 7.296.34, 15.192.38, 10.587.33, 9.825.66, 25.043.83, 20.908.77, 2.759,81 ve 817,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı ..., 103 ada 8, 106 ada 29, 110 ada 2 ve 73 parsel sayılı 11404.17, 35972.63, 11694.63 ve 17457.35 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar davalı ..., 110 ada 4 parsel sayılı 24.760,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise davalı ... adına irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği, davacılar ... ve arkadaşları da aynı nedene dayanarak tapu iptal ve tescil istemiyle ayrı ayrı dava açmışlardır. Mahkemece dava dosyaları birleştirilerek yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... mirasçıları vekili ile davacılar ... ve arkadaşları tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; dava konusu taşınmazların tarafların ortak murisinden kaldığı ve ölüm tarihine göre tereke elbirliği mülkiyetine tabi olup taraflar dışında başka mirasçıların da bulunduğu, bu halde davacıların tek başlarına dava açma ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç yasal düzenlemelere uygun düşmemiştir. Davacılar taşınmazların ortak murislerine ait iken ölümü ile mirasçılarına kaldığını usulüne uygun taksim yapılmadığından tapu kayıtlarının iptali ve miras paylarının adlarına tescili istemi ile dava açmışlardır. Miras bırakanın ölüm tarihine göre TMK"nın 701. maddesi hükmü gereğince terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabidir. Elbirliği mülkiyetinde ortakların payları olmayıp, her birinin hakkı ortaklığa giren malların tamamına yaygın bulunmaktadır. TMK"nın 640 ve 702. maddeleri hükümlerine göre elbirliği mülkiyetinde tasarrufi işlemlerde oybirliği aranmakta yani tüm mirasçıların katılımıyla tasarrufi işlemler yapılabilmektedir. Dava da tasarrufi bir işlemdir. Mirasçılardan biri veya bir kısmı tek başına adına tescil isteyemeyeceğinden ve tüm mirasçılar adına tescil istenilmediği için, dışarıda kalan mirasçıların da davaya katılmalarının sağlanması veya miras ortaklığına temsilci tayini yoluyla da davanın yürütülmesi mümkün olmadığından ve bir mirasçının taşınmaz üzerinde sürdürdüğü zilyetliğin elbirliği mülkiyeti hükümlerine göre miras bırakanın diğer mirasçıları adına da sürdürülmüş sayılacağından bu durumda davacının aktif dava ehliyeti bulunmadığı kabul edilmektedir. Somut olayda ise; davacılar ve davalılar gerçek kişi mirasçı olup, davalılar tereke karşısında 3. kişi durumunda değildir. Bir mirasçının başka bir mirasçıya karşı payı ile sınırlı olarak dava açmasına engel yasal bir düzenleme mevcut değildir. Bir başka deyişle davanın gerçek tarafları miras bırakan ...’nın mirasçıları olup terekeye karşı üçüncü kişi konumunda bulunmadıklarından taraflar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmamaktadır. Hal böyle olunca mahkemece yargılamaya devamla, tarafların iddia ve delilleri toplanarak miras payı ile sınırlı olarak karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadesine,
10.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.