20. Ceza Dairesi 2017/5749 E. , 2019/6056 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : SİLİFKE Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
TCK"nın 53. maddesi ile ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin yasaya uygun olarak yapıldığı, delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdani kanının dosya içerisindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile aşağıda belirtilen dışındaki yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1- UYAP üzerinden yapılan incelemede, sanık hakkında 22.03.2013, 03.04.2013, 05.06.2013 tarihlerinde uyuşturucu madde ticareti yapma eylemi nedeniyle Tarsus Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03.07.2013 tarihli iddianamesi ile açılan kamu davasında, Tarsus 2. Ağır Ceza Mahkemesi"nin 23.02.2017 tarihli, 2016/ 263 esas ve 2017/ 25 karar sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucunda TCK"nın 188/3, 62,52,53. maddeleri uyarınca verilen 8 yıl 4 ay hapis ve 416 gün adli para cezasına ilişkin hükmün Yargıtay 10. Ceza Dairesi"nin 20.11.2018 tarih, 2018/ 2480 esas ve 2018/ 8163 karar sayılı kararı ile onanarak kesinleştiği; temyize konu dosyada ise sanığın 02.04.2013 tarihli eyleminden ötürü, Silifke Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 03.01.2014 tarihli iddianamesi ile kamu davası açıldığı anlaşılmakla, her iki dava arasında hukuki kesinti bulunmadığı da gözetilerek, belirtilen davada hükmün kesinleşmiş olduğu anlaşıldığından, adı geçen dosyanın aslı veya onaylı örneği de dosya içine konularak incelenip, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip, eylemlerin zincirleme suç oluşturduğunun kabul edilmesi durumunda; ağır sonuç doğuran suç esas alınarak belirlenecek cezanın, zincirleme suç nedeniyle TCK"nın 43. maddesi gereğince artırılması ve böylece bulunacak sonuç cezanın, kesinleşen hükümdeki sonuç cezadan “fazla olması halinde” aradaki fark kadar “ek cezaya hükmolunması", aksi halde “ek ceza verilmesine yer olmadığına" karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre;
2- Hükme esas alınan iletişimin tespitine ilişkin iletişim tespit çözüm tutanaklarının asılları veya onaylı örneklerinin denetime olanak verecek şekilde dosya arasına getirilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
3-14.02.2014 tarihli duruşmaya 109828 sicil numaralı Cumhuriyet savcısının katıldığı halde, gerekçeli karar başlığında 125582 sicil numaralı Cumhuriyet savcısının adının yazılması,
Kanuna aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün CMUK’nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 11.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.