Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2013/11713 Esas 2014/3822 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/11713
Karar No: 2014/3822
Karar Tarihi: 11.02.2014

Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2013/11713 Esas 2014/3822 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir hırsızlık davasında verdiği kararda, sanıkların suçlu olduğunu kabul ederek, ceza belirlerken hırsızlık suçuna konu olan aracın önemi ve değerini dikkate alarak alt sınırdan hüküm kurdu. Ancak, kararda 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesi uyarınca sanıkların cezanın infazı tamamlanana kadar kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinden yoksun bırakılmaları ve yargılama giderlerinin sanıkların ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerektiği hatırlatıldı. Kanun maddeleri olarak, TCK'nın 142/1-b, 61, 58 ve 53/1-c maddeleri ile CMK'nın 326/2. maddesi yazılmıştır.
13. Ceza Dairesi         2013/11713 E.  ,  2014/3822 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hırsızlık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    21.08.2006 tarihli tutanak ile olay yeri inceleme raporuna göre, araç bulunduğunda düz kontak yapılarak çalındığının anlaşılması karşısında, eylemin 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesine uyan suçu oluşturduğunun gözetilmemesi sonuç ceza değişmediğinden; hırsızlık suçuna konu aracın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan hüküm kurulması ve tekerrüre esas sabıkası bulunan sanık ... hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1-Kasten işlemiş olduğu suçtan hapis cezasıyla mahkûmiyetinin yasal sonucu olarak sanıkların 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “c” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, yalnızca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmalarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    2-Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıklardan müştereken alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..., sanık ... ile sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından "TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ve yargılama giderlerinin sanıklardan müştereken alınmasına’’ ilişkin bölümlerin çıkarılarak, yerlerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanıkların mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmalarına’’ ve “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı; ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmalarına” cümlelerinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.