Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14960
Karar No: 2020/522
Karar Tarihi: 17.02.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/14960 Esas 2020/522 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/14960 E.  ,  2020/522 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

    Kadastro sonucu, ... İli Merkez ...,... Köyü/Mahallesi çalışma alanında bulunan 161 ada 32 parsel sayılı 358,20 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim, satın alma ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddiasına dayanarak, tapu iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 161 ada 32 parsel sayılı taşınmazın 01.10.2015 tarihli fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı, kendisine ait 161 ada 31 parsel sayılı taşınmaz ile davalıya ait 161 ada 32 parsel sayılı taşınmazın evvelinde bir bütün olduğunu, 30 yıl kadar önce taşınmazların taksim edildiğini ve diğer kardeşlerinin payını satın aldığını, bu satışa ilişkin senedinin bulunduğunu, çekişmeli bölümün de bu satış senedi sınırları içerisinde kaldığını, ancak kadastro tespiti sırasında davalıya ait parsel içerisinde bırakıldığını ileri sürerek anılan bölümün tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Davalı ise, çekişmeli bölümün babalarından kalan yer olduğunu ve babası tarafından kendisine verildiğini savunmuştur. Mahkemece, çekişmeli bölümün, davacının kardeşi ...’ tan satın alınıp, senet sınırları içerisinde kaldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, keşifte tanık olarak dinlenen ..., ... ve ..., çekişmeli bölümün tarafların ortak kullanımında olduğunu ifade ettikleri, fen bilirkişi ise satış senedinin mevkisinin uyduğunu ancak sınır belirtilmediğinden dava konusu yeri kapsayıp kapsamadığını tespit edemediğini belirttiği halde, mahkemece senet kapsamı tam olarak belirlenmediği gibi, davaya konu bölümü hangi tarihten beri, hangi sebeple kimin zilyet olduğu kesin olarak belirlenmediğinden yapılan araştırma ve incelemeye hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca, mahkemece yöntemince belirlenmiş yerel bilirkişi ve taraf tanıkları ile fen bilirkişinin katılımı ile mahallinde yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, çekişmeli taşınmaz bölümünün kimin kullanımında olduğu sorulmalı, ortak kullanılıyor ise kullanım sınırı, kimin, hangi kısmı, nereyi ne şekilde kullandığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde tespit edilmeli, beyanlar arasında doğacak çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle yöntemince giderilmeye çalışılmalı; çelişkinin giderilememesi halinde, hangi beyana ne sebeple üstünlük tanındığının gerekçesi karar yerinde gösterilmeli; fen bilirkişine keşfi takibe denetlemeye imkan verir ve tarafların kullandıkları bölümlerin ayrı ayrı işaretlendiği krokili rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi