Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1221 Esas 2020/2551 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/1221
Karar No: 2020/2551

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2020/1221 Esas 2020/2551 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi tarafından verilen 2020/1221 E. ve 2020/2551 K. sayılı kararda boşanma davası görülmüştür. Davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, kendi yararına hükmedilen tedbir nafakası ve iştirak nafakasının miktarı ile yargılama giderleri yönünden temyiz edilmiştir. Mahkeme, erkeğin tüm temyiz itirazlarını reddederken, kadının iştirak nafakası talebinin yeterli olmadığını ve daha uygun bir nafakaya hükmedilmesi gerektiğini belirterek kararı bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi: Hakkaniyet ilkesi.
2. Hukuk Dairesi         2020/1221 E.  ,  2020/2551 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Hukuk Dairesi
    DAVA TÜRÜ : Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-davalı erkek tarafından kusur belirlemesi, kadın yararına hükmedilen tedbir nafakası ve vekalet ücreti yönünden; davalı-davacı kadın tarafından ise erkeğin davasının kabulü, kusur belirlemesi, yoksulluk nafakası, kendi yararına hükmedilen tedbir nafakası ve iştirak nafakasının miktarı ile yargılama giderleri yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davacı-davalı erkeğin tüm, davalı-davacı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
    2-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, sosyal inceleme raporundaki beyanlara, nafakanın niteliğine ve günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk Ennur yararına takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu"nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda (2.) bentte açıklanan nedenlerle bölge adliye mahkemesi kararının BOZULMASINA, bozma kapsamı dışındaki hususların (1.) bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın Hüseyin"e yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna 267.80 TL temyiz başvuru harcı peşin yatırıldığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, temyiz peşin harcının istek halinde yatıran Seher"e geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 03.06.2020 (Çrş.)


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.