Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1722 Esas 2021/161 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1722
Karar No: 2021/161
Karar Tarihi: 12.01.2021

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1722 Esas 2021/161 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık doktorun, acil serviste muayene ettiği müteveffanın klinik bulgularının kalp damar hastalığına işaret etmesine rağmen hastayı kardiyoloji konsültasyonu istemeden veya ambulansla sevk etmeden taburcu etmesi sonucunda müteveffan hastaneden ayrıldıktan sonra ölmüştür. Ancak, İstanbul Adli Tıp Kurumu Üst Kurulunun raporuna göre müteveffanın zamanında doğru tedavi alması durumunda kurtulma ihtimali olsa da, bu kesin olmadığı için sanığın kusurlu eylemi ile kişinin ölümü arasında kesin bir illiyet bağı kurulamamıştır. Böylece mahkemece taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine karar verilmiştir.
CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraat kararının verildiği belirtilmiştir.
12. Ceza Dairesi         2020/1722 E.  ,  2021/161 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : CMK"nın 223/2-c maddesi gereğince beraat


    Taksirle öldürme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Suç tarihinde saat 19:45 sıralarında Özel Çamlık Hastanesi Acil Servisine enseden gözlere ve boyun bölgesine yansıyan baskı hissi, huzursuzluk ve terleme şikayetleriyle başvuran müteveffanın acil serviste nöbetçi pratisyen hekim olarak çalışan sanık doktor ... tarafından muayene edildiği, TA:130/90 mmHg ölçüldüğü, nabzının 68/dak., kalp atımlarının ritmik olduğu, laboratuar tetkikinde Hgb 15.5, wbc 7.5, crp 2, troponin (-), CK-MB 10, glukoz 128 olduğu, EKG çekildiği, tetkik ve tedavi amacıyla Bakırköy Devlet Hastanesi Acil Nöroloji Polikliniğine yönlendirildiği, hastaneden saat 20:55’te ayrılan müteveffanın evine gidip elbiselerini değiştirmek isterken fenalaştığı, saat 21:40’da Bakırköy Sadi Konuk Hastanesi Acil Polikliniğine ex duhul olarak getirildiği, İstanbul Adli Tıp Kurumunca düzenlenen 19.04.2011 tarihli otopsi raporuna göre ölümünün kalp damar hastalığı sonucu meydana gelmiş olduğunun tespit edildiği olayda;
    Müteveffaya çekilen EKG’nın İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. İhtisas Dairesince incelenmesi sonucu prekordial derivasyonlardaki... elevasyonları akut koroner sendrom ve akut anterior MI ile uyumu olduğunun tespit edildiği ve dosyada mevcut benzer nitelikteki bilirkişi raporlarından da ifade edildiği üzere söz konusu bulguları olan müteveffanın müşahade altına alınarak kardioloji konsültasyonu istenmemesi veya hemen kardiyoloji kliniğine acil olarak ambulans ile sevk edilmemesi nedeniyle sanığın kusurlu olduğu anlaşılmış ise de; İstanbul Adli Tıp Kurumu Üst Kurulunun 17.09.2015 tarihli raporunda da belirtildiği şekilde müteveffanın klinik durumu itibariyle zamanında uygun takip ve tedavisinin yapılması durumunda kurtulma ihtimali bulunduğu, ancak kesin olmadığı cihetle sanığın kusurlu eylemi ile kişinin ölümü arasında kesin bir illiyet bağı kurulamayacağının tespiti nedeniyle özel hastanede görev yapan ve eylemi başka bir suç teşkil etmeyen sanığın taksirle öldürme suçundan beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanığın taksirinin bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekilinin sanığın kusurlu olduğuna dolayısıyla mahkumiyetine karar verilmesi gerektiğine yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 12/01/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.