17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3726 Karar No: 2016/3766 Karar Tarihi: 24.03.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3726 Esas 2016/3766 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/3726 E. , 2016/3766 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın dava şartı yokluğundan reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, yağmur suları sebebi ile sel şeklinde gelen suyun müvekkiline sigortalı işyerinde hasara neden olduğunu, müvekkili tarafından sigortalıya 55.000,00 TL hasar bedelinin ödendiğini, hasardan davalı kurumun sorumlu olduğunu belirterek ödenen tazminatın davalıdan tahsili için başlatmış olduğu icra takibine vaki itirazın iptaliyle takibin devamına verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, tam yargı davasına konu olabilecek bir alacağın icra takibine konu edilebileceğinin kabulü halinde tam yargı davasına konu olabilecek her türlü alacağın itirazın iptali yolu ile adli yargı önüne taşınacağı, bu nedenle adli yargıda dava edilmesi mümkün olmayan bir alacağın icra takibine de konu edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan reddine verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, 6762 sayılı TTK.’nun 1301. maddesinden (6102 sayılı TTK"nun 1472. maddesi) kaynaklanan rücuan tazminatın tahsiline dair yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacıya sigortalı işyerinin, yağmur sebebi ile oluşan sel suları sonucu hasarlandığı iddiasıyla davalı özel hukuk tüzel kişisi aleyhine açılan icra takibine vaki itirazın iptaline dair davada mahkemece, tam yargı davasına konu olabilecek bir alacağın icra takibine konu edilebileceğinin kabulü halinde tam yargı davasına konu olabilecek her türlü alacağın itirazın iptali yolu ile adli yargı önüne taşınacağı, bu nedenle adli yargıda dava edilmesi mümkün olmayan bir alacağın icra takibine de konu edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılmakla geçerli bir icra takibi bulunmaması nedeni ile davanın dava şartı yokluğundan reddine verilmiş ise de,... özel hukuk tüzel kişisi olup, verdikleri iddia olunan zararlardan dolayı oluşan sorumlulukları özel hukuk hükümlerine tabidir. Özel hukuk tüzel kişilerinin verdikleri zararlar niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanan zararlar olmayıp, bu zararların tazmini amacıyla anılan özel hukuk tüzel kişilerine karşı adli yargı yerinde tazminat davası ikame edilmesi gerekmektedir.(H.G.K. 04.11.2015 tarih 2015/17-86-87-137-1869-225 Esas, 2015/2364-2365-2368-2369-2370 ) O halde mahkemece, bu davalı aleyhine açılan bu davanın adli yargıda görülmesi gerekip davaya devam edilerek esastan inceleme yapılması gerekirken, yazılı olduğu şekilde davanın dava şartı yokluğundan reddine verilmesi yerinde görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 24/03/2016 gününde oybirliğiyle verildi.